Öcalan’a tecride karşı AKPM’de konferans

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın durumuna dikkat çekmek amacıyla Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde (AİHM) bir konferans düzenlendi.

AKPM Sol Grubu tarafından düzenlenen konferansta, Öcalan’a yönelik tecrit, Avrupa hükümetleri ve kurumlarının tutumu ve Türkiye’deki hak ihlalleri üzerinde duruldu.

Konferansa, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Öcalan’ın avukatlarından Serbay Köklü, HDP eski milletvekili Dilek Öcalan, AKPM Üyesi ve Batman Milletvekili Feleknas Uca, İmralı’da tutsak edilen Veysi Aktaş’ın kızkardeşi Melihe Çetin ile tutsak Hamili Yıldırım’ın kardeşi Polat Yıldırım konuşmacı olarak yer aldı.

Konuşmacılar yıllardır haber alınamayan Öcalan’ın durumuna dikkat çekerken, özellikle Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) tecritten haberdar olmalarına rağmen sessiz kalmaları eleştirildi.

Konferansta ayrıca Türkiye’deki hak ihlallerine sessiz kalmanın, daha fazla mağduriyete zemin oluşturduğu yönünde eleştiriler yapıldı.

Konferansta Asrın Hukuk Bürosu ve İmralı adasında tutuklu bulunanların aileleri adına okunan bir açıklamada, Öcalan’dan 11 Eylül 2016’dan bu yana hiçbir haber alınamadığı hatırlatıldı. Görüşmeler önündeki hukukdışı ve keyfi engellere işaret eden “İmralı cezaevi bir ada hapishanesi olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hukuk sistemini net olarak ortaya koymaktadır” denildi.

Açıklamada, Öcalan’a yönelik bu uygulama “mutlak tecrit” olarak tanımlanırken, “Tecridin bu denli ağır uygulanabilmesinin bir nedeni de şüphesiz uluslararası sessizliği ve tavırsızlığıdır” denilerek özellikle AİHM ve CPT’nin tutumu eleştirildi.

Açıklamada, “CPT (Öcalan’dan) haber almadığımız döneme dair başvurularımızı ve raporlarımızı gündemlerine almayarak bu cesareti beslemektedir (...) CPT bir an önce İmralı Ada Hapishanesini ve müvekkillerimizi defakto ziyaret ederek insani ve hukuki temasları sağlaması gerekmektedir” denildi.

İmralı’daki hukuksuzluğun derhal son bulmasını isteyen Öcalan’ın avukatları ve tutsakların aileleri, “çözümsüzlüğe hizmet eden tecrit politikasına karşı durmaya, kalıcı barış getirecek demokratik çözüm iradesine sahip çıkmaya” çağırdı.