“Kürdistan'la Dayanışma Derneği” (Sol-Kurd) ve “Kadın Barış İnisiyatifi”nin davetlisi olarak İsveç'te bulunan HDP Mardin Milletvekili Tuma Çelik, Stockholm'un Södertälje ilçesi ve Örebro ilinde belediye başkan ve yetkileriyle görüştü.

Her iki yerleşim biriminde kurulu Süryani kiliselerinin yetkilileri ve din insanlarıyla görüşmeler yapan Çelik, halk toplantıları düzenleyerek Süryanileri Türkiye'deki gelişmeler hakkında bilgilendirdi.

30 bini aşkın Asuri-Süryani'nin yaşadığı Stockholm'un Södertälje ilçesinde düzenlenen toplantıda Çelik, ilk olarak Türkiye ve Kürdistan'da 31 Mart'ta yapılan seçimler hakkında açıklamalarda bulundu.

HDP'NİN YEREL SEÇİMLERDEKİ STRATEJİSİ BAŞARILI OLDU

HDP'nin tüm hile, engelleme ve baskılara rağmen Kürdistan'da 50'den fazla yerleşim biriminde belediyeleri aldığını ve Türkiye'nin batı ve güneyinde uyguladığı stratejiyle AKP-MHP faşist ittifakını gerilettiğini söyledi.

AKP döneminde yapılan hiç bir seçimin adil ve eşit koşullarda yapılmadığını ancak 31 Mart'ta yapılan seçimlerde adaletsizlik ve hukuksuzluğun had safhaya vardığını söyleyen Çelik, “Daha önceki seçimlerde devletin tüm imkanlarını kullanmışlardı ama son seçimler 2 yıllık bir kayyum sürecinden sonra yapıldı. Elimizde hiç bir imkan yoktu. Basın parayla bile reklamlarımızı yayınlamadı. Özellikle kırsal kesimlerde AKP-MHP ittifakına oy vermeleri için halka yoğun baskı yaptılar” dedi.

AKP'nin tüm baskı ve tehditlerine rağmen Kürdistan'da halkın sandıklara giderek HDP'ye oy vermesini bir başarı olarak değerlendiren Çelik, HDP'nin İstanbul, Ankara, Adana, Mersin ve Antalya gibi büyük illerde izlediği stratejiyle AKP-MHP ittifakına darbe vurduğunu ve geniş halk yığınlarında umut yarattığını belirtti.

DİRENİŞ SÜRÜYOR, TECRİT DERHAL KALDIRILMALI

Çelik, Türkiye'de çok ağır insan hakları ihlalleri yaşandığını ve tam bir hukuksuzluğun hakim olduğunu ama buna rağmen tutsakların cezaevlerinde ve tutsak annelerinin tüm baskı ve saldırılara rağmen sokak ve meydanlarda direnişlerini sürdürdüğünü söyledi.

Öcalan'a uygulanan tecridin Türkiye'deki yasa ve kurallara ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunun altını çizen Çelik, “ölümler olmadan derhal tecritin kaldırılmalı” dedi.

HDP'nin iktidarın ve yandaşlarının söylemlerine rağmen bir Türkiye partisi olduğunu ve Türk, Kürt, Asuri-Süryani ve diğer azınlık halkların çıkarlarını temsil eden düzen karşıtı tek parti olduğuna vurgu yaptı.