6 Haziran Cumartesi günü Avrupa, Kanada ve Avustralya’da düzenlenecek eylemlere katılım çağrısı yapan KCDK-E Eşbaşkanlık Divanı, “Faşist diktatör Erdoğan rejiminin kâbusu olan kadın özgürlük mücadelesinin yükselen mücadele ve direnişi her türlü saldırıyla karşı karşıyadır” dedi.

KCDK-E Eşbaşkanlık Divanı açıklaması şöyle: “Soykırımcı Türk devleti aralıksız olarak tüm devlet ve çete aygıtlarıyla Kürt halkına karşı topyekün bir savaş sürdürmektedir.

Nerdeyse Kürdistan’ın tüm parçaları üzerinde tam bir hakimiyet kurmayı hedefleyen Türk devleti soykırım, işkence, kadın kaçırma, tecavüz, soygun, talan ve asimilasyon yöntemlerini bir bir uygulamaktadır.

Soykırımcı Türk devleti ve ona bağlı çeteleri işgal ettiği Efrîn topraklarında, kadınlar tecavüze uğramakta, kaçırılmakta, esir tutulmakta ve katledilmektedir. Çocukların dil ve kültürlerini unutmaları için soykırımı hedefleyen asimilasyon politikaları uygulanmaktadır. Özellikle kadın özgürlük çizgisine karşı intikamcı bir saldırı sürdürülmektedir.

Güney Kürdistan Türk devletinin askeri karargâhı haline gelmiştir. Askeri üsler artarak çoğalmakta, birçok yerleşim yeri işgal tehdidiyle karşı karşıyadır. Kürt halkının birliğini istemeyen, Rojava devrimini boğmak isteyen işgalci Türk devleti açık bir soykırım savaşı sürdürmektedir. Güney Kürdistan hükumetinin Türk devletinin bu işgaline karşı olan sessizliği ve Zini Werte’de sergilediği tutum Kürt halkının geleceğini tehdit eder bir noktaya getirmiştir. Kürdistan halkının kazanımlarını korumak ve özgürlüğü için gün sömürgeciliğe karşı ulusal birliği geliştirme ve mücadeleyi yükseltme günüdür.

Kuzey Kürdistan’da ardı ardına gerilla cenazelerine, mezarlarına yapılan işkence ve hakaretler, seçilmişler üzerinde estirilen devlet terörü ve kayyum adı altında sürdürülen gasplar, Kürt diline ve müziğine karşı sürdürülen ırkçı saldırılar can almaktadır. Genç insanlar herkesin gözü önünde şüpheli olduğu yalanıyla karakollarda işkence görmekte, Kürtçe müzik dinliyor diye katledilmektedir.

Faşist diktatör Erdoğan rejiminin kâbusu olan kadın özgürlük mücadelesinin yükselen mücadele ve direnişi her türlü saldırıyla karşı karşıyadır.

Yurtsever halkımız, diktatör Erdoğan ve soykırımcı Türk devleti ulusal varlığımızı ve halkımıza ait olan ne varsa her şeyi hedef alarak saldırıyor. Kürt halkının topyekün imhası ve soykırımını hedef alarak topyekün bir savaş sürdürüyor. Biz de topyükün direnişle AKP-MHP faşizmin bu kirli politikalarını boşa çıkaralım.

ULUSAL BİRLİK RUHUYLA MÜCADELE EDELİM

Topraklarımızı, onurumuzu, yaşam hakkımızı ve geleceğimizi korumak için dünden daha çok ve daha kararlı mücadele ederek Kürdistan’a sahip çıkmak temel görevimizdir. En kutsal, en öncelikli görevimiz budur. Bize yaşam hakkımızı gasp eden başta soykırımcı Türk devleti olmak üzere tüm egemenlere karşı çağdaş Kawalar olarak karşı koyarak direniş sergilemeliyiz.

Bu temelde KCDK-E olarak yurtsever halkımızı güçlü sahiplenmeye ve süresiz direniş hattını kurarak ‘her eylemle, her gün Kürdistan’ şiarı ile ayağa kalkmaya ve sahiplenmeye çağırıyoruz. Yaşadığımız her yerde farklı ve renkli eylem tarzlarıyla Türk sömürgeciliğini ve diktatör Erdoğan’ı teşhir edelim.

6 Haziran günü tüm Avrupa, Kanada, Avusturalya ve dünyada gerçekleştireceğimiz ulusal ayağa kalkış ve direniş eylem ve yürüyüşlerine kadın, çocuk, yaşlı yek vücut olarak katılalım. ‘Her eylemle, her gün Kürdistan’ sloganıyla ayağa kalkalım.