Türkiye’nin savaş suçları İzlandalıların gündeminde

HDP’li bir heyet Türk devletinin Kürtlere karşı işlediği suçlarını İzlandalı yetkililerle görüştü.

HDP heyeti özellikle Uluslararası Tribunal’ın geçen yıl Türkiye’yi mahkum ettiği kararı çerçevesinde, yetkililerle bir araya geldi.

Paris’te 17-18 Mart 2018 tarihinde, Türk devletinin Sur, Cizre ve Şırnak’taki katliamlar, yıkılan mahalleler ve Paris’te 3 kadın devrimcinin katledilmesine ilişkin toplanan Uluslararası Tribunal’ın (Daimi Halklar Mahkemesi) Türk devletini savaş suçu işlemekle mahkum etmişti. Uluslararası Tribunal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin yetkililerini işlenen suçların sorumlusu olarak görmüştü.

Yaklaşık bir yıl sonra kararın yankıları halen devam ediyor. Bir çok sivil toplum örgütü, şahsiyet ve siyasetçinin yanısıra, bazı ülke yönetimleri de kararı olumlu görüyor.

CİZRE’DE YAPILAN KATLİAM BELGELERİ İZLANDA KAMUOYU İLE PAYLAŞILDI

Bu ülkelerden biri de İzlanda’da. 350 bin nüfuslu olan ada ülkesi İzlanda, Kürt heyetine ev sahipliği yaparak, Türk devletinin Kürdistan’da yaptığı katliam ve suçları masaya yatırdı.

Geçtiğimiz hafta sonu HDP Avrupa Konseyi Temsilcisi Faik Yağızay, HDP Eski Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ve Cizre Belediye eşbaşkanı Leyla İmret, İzlanda eski İçişleri Bakanı Ögmundur Jónasson’un devletlisi olarak, başkent Reykjavik'a gitti. İki gün boyunca bir çok temaslarda bulunan heyet, devlet yetkilileri nezdinde çok sayıda ikili görüşme ve toplantı yaptı.

Uluslararası Paris Tribunal’ın kararı, iktidardaki AKP Türkiye’sinin Cizre, Sur, Nusaybin’de yaptığı katliamlar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ve Leyla Güven’in açlık grevi, görüşmelerin temel konuları olarak öne çıktı.

SARIYILDIZ: DEVLET CİZRE’DE BİR KATLİAM GERÇEKLEŞTİRDİ

Buradaki temaslarda Türk devletinin yaptığı katliamları anlatan HDP Şırnak Eski Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Kürtlerin yıllardır katliamlara karşı direndiğini belirterek, 2015-2016 yıllarında Cizre’de yaşananları anlattı.

Sarıyıldız, Erdoğan’ın talimatlarıyla katliamların yapıldığını ifade ederek, şunları söyledi: “Devlet, katliam öncesinde bütün memurlarını çıkartarak, diğer kalan bütün halkı düşman görerek, katliama girişti. 79 gün boyunca büyük bir katliam gerçekleşti. Devlet tırlarla ağır silah, zırhlı askeri araçlar taşıdı. Hastaneler, okullar askeri karargahlar olarak kullanıldı. 130 bin insanın olduğu ilçe rastgele ateş açıldı. Su ve elektrik kesilerek, günlerce bombalandı. Annelerin karnından bebekler öldü. 80 yaşındaki insanlarında olduğu 150 insan katledildi. Bodrumlarda insanlar diri diri yakılarak, öldürüldü.”

Sarıyıldız, konuşmasını o dönemde çekilen fotoğraf ve görüntülerle destekleyerek, Türk devletin yaptığı katliamları İzlanda kamuoyuna gösterdi.

İMRET: DEVLET PLANLI BİR KATLİAM YAPTI

Cizre Belediyesi Eşbaşkanı Leyla İmret de işlenen katliamları anlattı. İmret, “3 yıl önce bu günlerde Cizre katliamı yapıldı. Ve aynı zamanda 26 yıl önce babam şehit edildi. Benim için acı bir gün. Cizre’de tam an lamıyla bir katliam yaşandı. Devlet bütün iletişim ve insanları araçlarını keserek, katliama başladı. Ben günlerce halkın içerisinde kaldım. Hiçbir şekilde itfaiye, ambulanslara izin verilmiyordu. Öldürülen insanların cenazeleri sokakta kaldı. Yine insanlar çocuklarının cenazelerini buzdolabında sakladı. Bana göre bu tamamen planlı ve organizeli bir katliamdı. Türk devleti Cizre’de planlı bir katliam gerçekleştirdi” diye konuştu.

Leyla İmret, Türk askerlerinin kadınlara yönelik kinci ve intikamcı davrandığını ve bedenlerinin sokakta teşhir ettiğini sözlerine ekledi.

YAĞIZAY: ÖCALAN’DAN HABER ALINMIYOR

Faik Yağızay, Türkiye’nin hukuk suçu işlediğini belirterek, “Abdullah Öcalan’ın üzerinde ciddi bir izolasyon var. 2011 yılından bu yana Avukatları, 2015 yılından itibaren de ailesi olmak üzere kimse görüşmüyor. Bir tecrit söz konusu. Bugün bu tecridin kırılması için Leyla Güven 62 gündür açlık grevinde. Avrupa buna sessiz kalırsa vahim sonuçlar çıkabilir” dedi.

Yağızay, partisi HDP de Türkiye’de ciddi baskı altında olduğunu hatırlatarak, eski eşbaşkanları, milletvekilleri başta olmak üzere binlerce parti yönetici ve üyelerinin cezaevinde tutulduğunu hatırlattı.

İzlandalı yetkililerle yaptıkları görüşmelerde bu konuları gündeme getirdiklerini ifade eden Yağızay, ,“Bu yapılanlar 21’nci yüz yılda kabul edilecek şeyler değil. İnsanlığa karşı suç teşkil ediyor. Bu suçları işleyenlerin uluslararası arenada yargılanması gerekiyor” vurgusunda bulundu.