Sosyal Demokrat İşçi Partili Parlamento Komisyonu Başkanı Kenneth G Forslund ve Parlamento Dış Komisyonu üyesi 7 milletvekili, geçtiğimiz günlerde ortak bir açıklama yaparak, Efrîn’e saldıran Türk devletini kınadı.

Açıklamada imzası bulunan miilletvekillerinden Emilia Töyrä ve Milletvekili Eva-Lena Jansson’la Türk devletinin Efrîn’e yönelik saldırılarını konuştuk.

'SESSİZLİK UTANÇ VERİCİ'

Erdoğan’ın Kürtlerin oluşturduğu demokratik sistemi ortadan kaldırmak için Efrîn’e saldırdığını söyleyen Töyrä, devletlerin DAİŞ’ten kurtulmak için Kürt güçlerini desteklediklerini ancak şimdi Türk devletinin saldırıları karşısında sessiz kalmalarının utanç verici olduğunu söyledi.

'KINAMAK DA YETMEZ; DURDURULMALI'

Töyrä, “Birleşmiş Milletler tutumunu açıkça ortaya koymalı ve Türkiye’nin yaptığının yanlış olduğunu söylemeli. Sadece kınamakla yetinmemeli, Türk devletinin saldırılarını durdurmak için fiili müdahalede bulunmalı. Avrupa Birliği de aynı şekilde Türkiye’nin saldırılarının kabul edilemeyeceğini söylemeli" dedi.

Türkiye’nin saldırıları karşısında Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nin suskun kalmalarının saldırıları onayladıkları anlamına geleceğini söyleyen Töyrä, hükûmetlere bu yönde çağrı yaptı.

Efrîn halkının dış dünyanın kendilerinin yanında olduğunu hissetmeleri gerektiğini söyleyen Töyrä, “Kınama ve protestonun yanı sıra saldırıların engellenmesi için somut girişimler olmalı” şeklinde konuştu. 

Töyrä, İsveç hükûmetinin Fransa ile birlikte konuyu Birleşmiş Milletler’e taşıdığını ve Dışişleri Bakanı Margot Wallström’ün Türkiye’ye ziyaretini iptal ederek, Efrîn’e yönelik saldırılara tutum aldığını ve İsveç’in diplomatik girişimlerini sürdürdüğünü söyledi.

Töyrä, YPG/YPJ ve Efrîn halkına “Dayanın. Dünya ne olduğunu görüyor” mesajını gönderdi.

'TÜRKİYE'NİN İDDİALARI KANITSIZ'

Eva-Lena Jansson da, Türkiye’nin Efrîn’i bombalayarak uluslararası hukuk kurallarını ihlal ettiğini belirterek, “Kendi topraklarını kurtarmak için savaşan ve bunu başaran insanlara terörist oldukları suçlamasıyla saldırılıyor. Bu kabul edilemez” dedi.

Jansson, “Türkiye oradan kendine yönelik bir tehdit ve saldırı olduğunu öne sürüyor ama bunu kanıtlayacak herhangi bir bilgiye rastlayamadık. Bizim gördüğümüz masum insanların Türkiye’nin saldırılarından zarar gördüğü” diye belirtti.

BM VE AB'YE ÇAĞRI

Fransa’nın çağrısıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin durumu görüşmek için toplandığını hatırlatan Jansson, “Ama orada bir karara varılamadı. Bunun nedeni bazı ülkelerin Türkiye’yi desteklemeleri. Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin saldırılarını birlikte kınamaları gerekir” dedi.

Jansson, İsveç hükûmetinin neden Türkiye’nin saldırılarını açıkça kınamadığı sorusunu şöyle yanıtladı: “İsveç Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği nezdinde kınanması için girişimde bulunuyor. Dışişleri Bakanı Margot Wallström, Türkiye’ye yapacağı devlet gezisini iptal etti. Sosyal demokratların Dış İlişkiler Komisyonu üyeleri Türkiye’nin saldırılarının uluslararası hukuk kurallarına uygun olmadığını açıkladı. Ben bu görüşe katılıyorum."

'TÜRKİYE BARIŞI TEHDİT EDİYOR'

Sosyal Demokrat Partili Parlamento Dış İlişkiler Komisyonu’nun başkan ve 7 üyesinin yaptığı açıklamada , “Türkiye’nin tutumu böldedeki korkunç insancıl durumu kötüleştirecek ve çatışmaları arttıracaktır. Saldırı Suriye’de barışı gerçekleştirme olanaklarını tehdit ediyor ve Suriye’nin görece istikrarlı bölgesindeki düzeni bozuyor” deniliyor.

Ülkelerin, Türk devletinin saldırılarına sessiz kalıp uluslararası hukuka ihanet ederken, İsveç gibi ülkelerinin uluslararası hukuku savunmasının önemine vurgu yapılıyor.