İtalya’da hükümetsizlik belirsizliği arttırıyor

Mart ayındaki seçimlerden bu yana hükümetin kurulamadığı İtalya’da 27 Mayıs günü hükümeti kurmakla görevlendirilen Carlo Cottarelli’nin parlamentodan gerekli desteği alamayacak olması belirsizliği daha da arttırıyor.

Seçimlerde birinci parti çıkan Avrupa karşıtı 5 Yıldız Hareketi (M5) ile aşırı sağcı Kuzey Ligi’nin sunduğu koalisyon kabinesi, Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella tarafından kısmen reddedilince kurulamamıştı.

Mattarella’nın en geç 2019 başında yapılacak erken seçimlere kadar görevde kalacak teknik hükümeti kurmakla görevlendirdiği Carlo Cottarelli’nin dün cumhurbaşkanıyla yaptığı görüşmeden de herhangi bir kabine listesi çıkmadı. İtalyan medyasında yapılan yorumlar, Cottarelli’nin kabineyi oluşturması halinde dahi güvenoyu alamayacağını gösteriyor. Zira M5 ile Kuzey Ligi, parlamentoda çoğunluğu ellerinde bulunduruyorlar.

Cottarelli’nin en önemli dezavantajı ise, Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) eski üst düzey yöneticilerinden olması.

AB’NİN MÜDAHALESİ SORUNU ÇETREFİLLEŞTİRİYOR

M5 ile Kuzey Ligi’nin kurmak istediği koalisyon hükümetinin en büyük özelliği ise, Avrupa Birliği’nin (AB) politikalarının tersine bir program sunmaları idi. 250 milyar euro maliyetli bir program sunan iki parti, Euro Bölgesi’nin ‘sorunlu ekonomilerinden’ kabul edilen İtalya’yı daha büyük bir borç batağına sürüklemekle suçlanıyordu.

Erken seçim kararı alınması ardından İtalya’da piyasalarda dün de zorlu bir gün yaşandı. İtalya borç faiz oranları 68 puan artışla 303’e ulaşırken, Milano Borsası yüzde 2,65 puanlık düşüşle kapandı.

Seçim kararı ardından AB’den yapılan bazı açıklamalar da gerginliği arttırmaya hizmet eder nitelikte. AB Komisyonu’nun bütçeden sorumlu komiseri Günther Oettinger’in piyasaların ‘İtalyan seçmenine mesaj verdiği’ yönündeki açıklamaları tepki gördü.

Oettinger’in açıklamalarına karşı AB Komisyon Başkanı Jean-Claude Juncker’in yaptığı “İtalya’nın kaderinin finans piyasalarının dayatmalarına bağlı olamayacağı” yönündeki açıklaması da yeterli olmadı.

AB karşıtı tutumlarıyla bilinen M5 ve Kuzey Ligi’nin bu açıklamaları seçmenler nezdinde kullanacakları biliniyor. İki parti, bu hafta sonundan itibaren halka giderek, hem hükümetin Cumhurbaşkanı tarafından reddedilmesi hem de AB’nin baskılarını anlatacaklarını ilan ettiler.

OYLARI ARTIŞTA

Parlamentoda çoğunluğu ellerinde bulundurmalarına rağmen koalisyon hükümeti reddedilen M5 Hareketi ile Kuzey Ligi’nin bu Pazar seçim olması durumunda yine çoğunluğu yakalayacakları tahmin ediliyor. Son anketler, 4 Mart’ta yüzde 32 oy alan M5’in aynı düzeyde veya çok küçük oranda bir kayıpla yine birinci parti olacağını, yüzde 17 oy alan Kuzey Ligi’nin ise yüzde 20’ler civarında oya ulaştığını gösteriyor.