İlkbahar aylarında demiryolu ve havayolu çalışanları olmak üzere yüz binlerce emekçinin greve gittiği Fransa’da hükümetin yeni yasama dönemine yönelik planlarına birçok kesimden tepkiler yükseliyor.
Yaz tatilinin bitmesiyle birlikte liberal politikaları öne çıkaran Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve hükümeti, yeni yasama dönemine de emekçiler ve emeklilerin haklarını kısıtlama vaatleriyle giriyor. Buna karşı ise birçok kesimden tepkiler yükselirken, ülkeyi büyük grevler bekliyor.
ENFLASYON ARTIŞININ ÇOK ALTINDA MAAŞ ARTIŞLARI
Macron ve önemli bir kısmı sağ partilerden gelen Bakanlar Kurulu’nun aldığı karar kapsamında emekli maaşları ile sosyal yardımlar enflasyon oranlarının altında bir düzeyde arttırılacak. Emekli maaşları 2019 ve 2020’de sadece yüzde 0,3 oranında arttırılacakken, enflasyon oranı yıllık yüzde 2,3’te. Emeklileri zora sokan bir diğer önlem ise, geçtiğimiz yıl alınan karar gereği maaşlardan yüzde 1,7 oranında ek sosyal katkı payının kesilecek olması.
Tüm bunlar olurken de işverenler ve zengin kesimlerden alınacak vergilerin arttırılmayacağı ve hatta düşürüleceği bizzat Başbakan Edouard Philippe tarafından duyurulmuştu.
‘İDEOLOJİK SOSYAL POLİTİKALARA’ KARŞI SOKAĞA ÇIKILACAK
Hükümet ise, bu yıl için beklenen büyüme oranlarının daha önceki tahminlerden sadece çok küçük bir oranda daha az gerçekleşeceğini bahane ederek sosyal haklara saldırıyor.
Emekliler ve çalışanlar ile öğrenciler başta olmak üzere sosyal yardıma muhtaç kesimlere yönelik ‘ideolojik’ bir yaklaşım gösterildiğini savunan geniş kesimler ise sokağa inmeye hazırlanıyor.
Demiryollarında beklenen grevlere ek olarak 9 Ekim’de birçok sendikanın çağrısıyla geniş toplumsal kesimler greve gidecek. CGT ve FO gibi önde gelen sol sendikaların aldığı karar uyarınca düzenlenecek grev ve eylemlerde hükümetin dar gelirliler üzerinden zenginlere vergi kolaylığı getirilmesi protesto edilecek.
MACRON: DEĞİŞİM KARŞITI GALYALILAR DİYEREK KIZDIRMIŞTI
Toplumsal kesimlerin tepkisini çeken başka bir açıklama ise, Danimarka ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’dan gelmişti. Çalışanlar, emekliler ve dar gelirli geniş toplumsal kesimler üzerinden ‘reform’ adı altında hak kesintilerini amaçlayan Macron, Fransa toplumunun değişime kapalı olduğunu savunmuştu.
Macron, Fransız toplumunun reformlara karşı olduğunu iddia ederken, ‘boyun eğmeyen Galyalılar’ demişti. Ancak Macron bu sözü, ‘reform ve değişim karşıtlığı’ manasında kullanmıştı. Bu söz hem sol hem de sağ muhalefet partilerinden sert tepki almıştı.
