Irak’taki gösteriler yeni bir boyut kazanıyor

Irak’ta 8 Temmuz'da başlayan gösteriler ikinci haftasını geride bıraktı. Diyala’da da gösteriler için hazırlık yapılması, sürecin yeni bir boyut kazanabileceğini düşündürüyor.

Irak hükümeti tarafından 8 Temmuz’da izlenen ekonomik politikalar, işsizlik, hizmet yetersizliği, yol, su elektrik konusundaki ihmallerden ötürü ülkenin güney şehirlerinden Basra’da başlayan ve Necef, Kerbela, Zukkar, Misan, Divaniye, Nasıriye ve Bağdat’ın bazı mahallerine da sıçrayan gösteriler devam ediyor. Başbakan Haydar Abadi ve bakanlar kurulu ile Irak güvenlik birimlerinin tüm tedbirlerine rağmen, bölgeye takviye güç gönderilmesi, 5 kentte sokağa çıkma yasağının ilan edilmesi ve Basra için özel bütçe ayrılmasına rağmen gösterilerin önüne geçilemedi. Tüm tedbirlere rağmen gösterilerin önüne geçilemeyince sokağa çıkma yasağı kaldırıldı. Ancak sokağa çıkma yasağının kaldırılmasından sonra Kerbela, Necef, Basra ve gösterilerin olduğu diğer şehir ve kasabalarda Irak ulusal polisi ve güvenlik güçleri tarafından göz altı furyası başlatıldı. Gösterilerin olduğu şehirlerde onlarca kişi gözaltına alınmış durumda. Ancak buna rağmen gösteriler durmadı, giderek daha başka şehir ve bölgelere de sıçrama işaretlerini vermeye başladı.

ABADİ'NİN GÖSTERİLERİ DURDURMA ÇABASI YETMEDİ

Irak Başbakanı Haydar Abadi gösterilerin durdurulması için çok sayıda açıklama yaptı. İlk açıklaması, 'göstericilerin içinde bazı gruplar var, göstericileri devlet kurumlarına yöneltiyor' biçiminde, gözdağı veren içerikte oldu. Ancak gösteriler durmadı. Aksine daha başka şehir ve bölgeye sıçradı. Abadi’nin verdiği gözdağı içerikli açıklaması işe yaramayınca, gösterilerin merkezi olan Basra’ya ekonomik kurmayları ile yaptığı toplantıdan sonra üç milyar dolarlık özel bütçe ayırdığını açıkladı. Ancak bu da gösterilerin durdurulmasına yetmedi. Ardından güvenlik birimleri ile toplantılar yaparak, gösterilerin olduğu bölgelere güç sevkiyatı yaparak, sokağa çıkma yasağı ilan ederek gösterileri durdurmaya çalıştı ancak bu da yetmedi. Gösteriler giderek daha da radikalleşerek devam etti. En son dün gece Bağdat’ta haftalık basın toplantısında konuşan Haydar Abadi, göstericilerin can güvenliğinin korunmasının önemine değinerek, ülke genelinde güvenliğin korunacağını belirtti.

Irak’ın, güvenlik sorunundan dolayı çok acı çektiğini kaydeden Abadi, “Göstericilerin taleplerini önemsiyoruz. Bu isteklerden gücümüzün yettiğini yerine getireceğiz ama tüm istekleri karşılayacak güçte değiliz” diyerek göstericilerin ülkenin içinden geçtiği ekonomik, siyasal ve güvenlik sorunlarından haberdar olmalarına istedi.

Abadi haftalık basın toplantısı konuşmasında, halkın can ve mal güvenliğinin korunması için güvenlik güçlerinin görevde olduğunu ifade ederek, “Bizden istenen tüm talepleri yerine getiremiyoruz. Göstericiler, içlerine sızıp ülkenin güvenliğini hedef alan kişileri de açığa çıkarmalıdır” diyerek yeniden gösterilerin bazı kesimler tarafından organize edildiğine işaret etti. Bununla göstericilere gözdağı vermek isterken öte yandan da önümüzdeki günlerde göstericilere yönelik sert yönelimlerin olabileceğine de işaret etti.

GÖSTERİLERDEKİ YENİ BOYUT

Irak’ın güney kentlerinde başlayan gösteriler gözaltı ve askeri, ekonomik siyasi tüm tedbirlere rağmen sürerken, Diyala kentinde halkın sokaklara çıkmaya hazırlandığı yönünde bilgiler gelmeye başladı. Sokaklara gösteri için inmeye hazırlanan halkın gösterilerinin resmi olması için yetkili makamlardan izin talebinde bulundukları Diyala Emniyet Müdürlüğü tarafından doğrulanıyor. Diyala Polis Müdürü Feysel Abadi, gösteriler için kendilerine çok sayıda başvuru geldiğini ancak tümüne ret yanıtı verdiklerini kaydetti. Diyala’daki gösterilerin İran’a giden sınır kapısının kapatılarak başlatılacağı yönünde bilgiler de var. Durum böyle olunca ister istemez gösterilerin biriktirdiği tepkiler İran’a yöneliyor şeklinde bir soru gelir akla. Zira geçtiğimiz günlerde Irak Enerji Bakanının, gösterilerin olduğu bölgede İran’dan gelen elektriğin kesilmesinin neden olduğuna işaret eden açıklamaları olmuştu.

Irak güvenlik güçleri Diyala’da gösterilerin başlaması için resmi izin vermedikleri gibi Diyala’da gösterilerin başlamaması için, ilçe ve kasabalara konuşlandırılmış durumda. İzinsiz gösterilerin yasaklandığı Diyala’da, sokağa çıkan kişilerin polis tarafından gözaltına alınacağı duyurulsa da halkın, bu konuda kararlı olduğu ifade ediliyor.

YENİ HÜKÛMET KURMA, GÖSTERİLERİN GÖLGESİNDE KAYBOLDU

12 Mayıs’ta Irak’ta gerçekleştirilen Parlamento seçimlerinin üzerinden iki ayı aşkın süre geçmesine rağmen henüz seçim sonuçları resmi bir şekilde açıklanmasa da geride kalan süre içinde hükümet kurma çalışmaları sürdü. Seçimlerden birinci çıkan lisenin lideri Mukteda El Sadr, hükümet kurma çalışmaları için bir dizi görüşme yaptı. İyad Alavi, Hadi Amiri, Amr Hekim ve en son Haydar Abadi ile yeni kurulacak hükümet konusunda anlaşmaya varılmıştı. Gösterilerin başlayıp yayılması yeni parlamento ve kurulacak hükümeti gölgede bıraktı. Parlamento ve hükümet için yürütülen çalışmalar durduruldu. Bazı kesimler, Irak’ın yaşadığı krizli durumun derinleşmesi için bu gösterilerin başlatıldığı yönünde değerlendirmeler yapıyor. Zira Irak’ta kurulacak yeni hükümet İran ve ABD gibi iki düşman ülkeyi de memnun edecek bir hükümet olmalı. Her ikisini de memnun etmek zor olduğu için, Irak’ta başlayan gösterilerde her ikisinin de parmağı olduğu yönünde değerlendirmeler de yapılmıyor değil.

BM'DEN ÇAĞRI

Gösteriler ikinci haftasına girince BM Irak Misyonu (UNAMI) temsilcisi durumun vahametini görmüş olmalı ki dün yeni hükümet acilen kurulmalı şeklinde bir çağrı yaptı.

Temsilci Jan Kubis yaptığı açıklamalarda hükümetin göstericileri koruması gerektiğini belirterek, ülkede yeni hükümetin de “acil” olarak kurulmasını istedi.

Birleşmiş Milletler yetkilisi, göstericilerle güvenlik güçlerinin öldürülmesinden endişe duyduklarını, güvenlik güçlerinin şiddete başvurmaması gerektiğinin altını önemle çizdi.

Birleşmiş Milletler yetkilisinin göstericilere yönelik kullanılan ve kullanılabilecek şiddete ilişkin kaygılarını dile getirmesi gösterilerin giderek radikalleşeceğine işaret ediyor.

ABD'NİN SEVKİYATININ GÖSTERLERLE İLGİSİ VAR MI?

İran’a karşı bir müdahaleye hazırlanan ABD'nin, Irak’ta gösterilerin yapıldığı bir dönemde bölgeye asker göndermesi, 'Irak’tan da İran kuşatılmaya mı başlanıyor' gibi bir soru akla getiriyor. ABD’nin, aktif operasyonlarının olduğu Ortadoğu'ya yönelik bu sevkiyatta, F-35B uçağı bu ülke tarafından ilk kez bir savaş alanında kullanılacak. Bu da beraberinde yeni bazı yorumlar getiriyor.

Irak’taki gösteriler ve BM yetkilisinin çağrısı ile ABD’nin, ilk kez bir F35B uçağını da aktif operasyonlarda kullanmak için bölgeye göndermesi bazı kesimler tarafından Irak’taki gösterilerle bağlantılı görülüyor. ABD'nin bu gösterilerle İran’ın Irak’taki etkisini daha da azaltarak, müdahaleye daha açık hale getirmek için hazırlıklar yaptığı değerlendirmelerine başvuruluyor.

Bu değerlendirmeler ne kadar doğru, şimdiden kestirmek zor. Ancak Irak’ta olup bitenler ve Irak ve İran bağlantılı gelişmelerle alakalı olduğu birçok kesim tarafından dile getiriliyor. Ayrıca Irak’ta başlayacak yeni bir dönemin habercisi olarak da ele alınıyor. Zira önceki yıllarda Sünni bölgelerinde benzer gösteriler olmuştu. Bu gösteriler Irak tarafından sert bir şekilde müdahale edilerek bastırılmıştı. Gösterilerin giderek radikalleşmesi ve kitlesel bir şekilde devam etmesi durumunda Sünni bölgelerde de yeniden gösterilerin başlayabileceği ifade ediliyor. Şii bölgelerinde başlayan gösteriler, Sünni bölgelere de sıçrayıp her ikisinin birleşmesi durumunda Irak’ta yeni bir sistem kaosunun başlayacağının habercisi olur.