Japonya’da zorla kısırlaştırılan binlerin dramı unutulmuyor

Japonya’da 50 yıl boyunca yürürlükte kalan ‘Öjenik Korunma’ adlı yasayla zorla kısırlaştırılan binlerce kişi, yaşadıklarını halen unutamıyor.

Japonya’da ‘öjenik’ ya da ‘soyarıtımsal’ korunma adı altında 1946’da yürürlüğe giren bir yasa, mental engelli bireyler ile cinsel suç işlemiş olanların kısırlaştırılmasına imkan veriyordu. Yasa ayrıca tecavüz sonucu gebe kalan kadınlara, cüzzam hastalarına veya kalıtımsal bir hastalığı olanlara kürtaj yapılmasını öngörüyordu.

1996 yılına kadar yürürlükte olan ve ‘ırkı korumayı’ hedefleyen insanlık dışı yasa, bu yılın Ocak ayında bir mağdurun dava açmasıyla gündeme gelmişti.

‘IRK KORUNACAK’ DİYE YAŞAMLARI ALT ÜST OLDU

İngiliz The Guardian gazetesi, sayıları 16 bin 500 olarak tahmin edilen Öjenik Korunma adlı yasanın mağdurlarının tanıklıklarına yer verdi. Gazeteye konuşan çok sayıda kadın, mental rahatsızlıkları nedeniyle kendilerinin bilmedikleri ameliyatlarla kısır bırakıldıklarını beyan ettiler.

Gazeteye konuşan 70’li yaşlardaki Junko Iizuka, 1963’te ne olduğunu bilmediği bir ameliyata zorlandığını ve kısırlaştırıldığını tesadüfen ailesinde konuşulurken öğrendiğini söyledi.

İsminin açıklanmasını istemeyen bir başka mağdur ise, zorla kısırlaştırılması sonrasında halen geleneksel kuralların geçerli olduğu ülkesinde  yaşadığı zorluklara dikkat çekti.

SAVAŞ DÖNEMİNDE NAZİLER BENZERİNİ YAPMIŞTI

1940 yılında yürürlüğe giren benzeri bir yasanın İkinci Dünya Savaşı sonrasında yenilenmiş hali olan yasanın mağdurlarının sayısının çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Japonya’nın ‘kalitesini arttırma’ gibi dışlayıcı ve metalaştırıcı bir mantıkla hazırlanan yasa kapsamında ‘rızasıyla’ kürtaj edilenlerle birlikte mağdurların sayısı en az 25 bini buluyor.

Ocak ayında yapılan bir tazminat başvurusuyla detaylı olarak açığa çıkan uygulamanın mağdurlarına yönelik Japon Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise, mağdurlara ‘bireysel yardım’ verilebileceği duyuruldu. Bir bakanlık yetkilisi, tüm mağdurları kapsayacak bir genel programın ise söz konusu olmadığını kaydetti.

Japonya’daki yasa, İkinci Dünya Savaşı sırasında Yahudiler ile Romanlara uygulanan kısırlaştırma politikalarıyla karşılaştırılıyor. Bu ülkelerde daha sonra mağdurlardan özür dilenerek tazminat ödenirken, Japonya’da bu uygulamanın savaş sonrasında başlamış olması dikkat çekiyor.

Teknolojik üstünlük sağlama iddiası ve sıkı disipliniyle bilinen Japon toplumunda engelli bireylere yönelik bu anlayışın kişiler üzerinde de etkili olduğu biliniyor. 2016 yılında engelli bireylerin yaşadığı bir bakımevinin eski çalışanlarından biri, 19 kişiyi katletmişti. Katil, ‘ülkeye sadece üzüntü kazandırdıklarını’ iddia ettiği ağır engelli bireylerin ‘elimine edilmesi’ gerektiğini düşündüğü için katliamı yaptığını söylemişti.