Demirtaş: Benim durumumu halkın sahiplenmesi belirleyecektir

İsviçre Le Courrier gazetesine konuşan Demirtaş, cezaevinden aday olmasının Türkiye siyaseti ve AKP iktidarı adına utanç verici olduğunu ifade etti.

Demirtaş, “Serbest bırakılmam değil tutuklu olmam yasadışıdır. Zaten hukuk işliyor olsaydı, en başta tutuklanmazdım. Sonuçta benim durumumu halkın sahiplenmesi ve siyasi gelişmeler belirleyecektir” dedi.

HDP’nin Cumhurbaşkanı adayı kaldığı Yüksek Güvenlikli Edirne F Tipi Cezaevinden İsviçre’nin Fransız kantonlarında yayın yapan Le Courrier Gazetesinin sorularını yazılı olarak cevapladı.

Cezaevindeki imkanların çok kısıtlı olduğunu söyleyen Demirtaş, Kasım 2016’tan beridir tutulduğu F Tipi Cezaevi’nde, hücre arkadaşı Milletvekili Abdullah Zeydan dışında başka hiçbir mahkumu uzaktan bile görme şansının olmadığını ve buna izin verilmediğini ifade etti.

‘YARGI SİYASİ OPERASYONUN SOPASI OLARAK KULLANILIYOR’

Cezaevinde olmasına rağmen asla mücadele azmini kaybetmediğinin altını çizen Demirtaş, HDP’ye ve kendisine karşı yapılan baskıları ise şu şekilde özetledi: “Her şeye rağmen güçlü ve moralliyiz. Öncelikle şunu belirmek isterim ki; sadece ben değil benle birlikte 11 milletvekili arkadaşım ve bunun yanı sıra binlerce parti üyemiz tutuklu. Bize ve partimize yönelik açıkça bir siyasi operasyon yapıldı. Yargı, sadece bu siyasi operasyonun sopası ve aracı olarak bize karşı kullanıldı ve kullanılıyor.

AKP ve Erdoğan bizimle siyasi alanda baş edemeyince veya yarışamayınca yargı üzerinde kurduğu baskı sayesinde ve medyanın manipülasyonunun oluşturduğu sosyo-psikolojik ortamdan da yararlanarak binlerce HDP’liyi cezaevine attı.

Birçoğumuz hakkındaki suçlamalar, sadece basın demeçleri ve miting konuşmalarımızdan ibarettir. Türkiye’de şu anda bağımsız ve özgür bir yargıdan söz etmek mümkün değil maalesef.”

‘TEK RAKİP OLDUĞUMUZ İÇİN HEDEFE KOYDULAR’

HDP’nin Erdoğan ve AKP’ye karşı en büyük rakip ve alternatif güç olduğu için büyük saldırı altında olduğunu belirten Demirtaş, “7 Haziran ve 1 Kasım 2015 seçimlerinde elde ettiğimiz sonuçlar, Erdoğan ve hükümetinin projeleri önünde büyük bir engel teşkil etti. Bizi kendisine en büyük rakip olarak gören Erdoğan ve AKP, partimize yönelik baskı ve saldırıları daha da artırarak bu süreci binlerce üyemizi tutuklamaya ve kazanılmış belediyelerimize el koymaya kadar götürdü” dedi.

Hakkımda devam eden 20’den fazla davadan sadece birisinden tutuklu olduğunu söyleyen Demirtaş, “Bir partinin Eş Genel Başkanı olarak hükümete yönelik yaptığım eleştirilerimin tamamı ‘terör propagandası’ kapsamında ele alınıp hakkımda iddianameler hazırlandı. Tutuklamama gerekçe yapılan sözde delillerin tamamının sahte olduğu ve bunların FETO savcıları tarafından hazırlandığı ortaya çıkmasına rağmen hala tutuklu bulunuyorum” diye ekledi.

‘ÜLKEYİ YÖNETEMEDİKLERİNİ GÖRDÜKLERİNDE ERKEN SEÇİM DEDİLER’

AKP iktidarının artık ülkeyi yönetemez duruma geldiği için baskın bir kararla ülkeyi erken seçime götürdüğünü dile getiren Demirtaş, şöyle devam etti: “Ciddi bir ekonomik krizin gelmekte olduğuna yönelik döviz kurunda, enflasyonda, işsizlikte, cari açıkta güçlü veriler var. Aynı zamanda AKP dış politikada da çıkmazda. Hal böyleyken AKP sürekli destek kaybettiğini görüyor. Bu gidişat AKP’yi bitirmeden, baskın seçim hamlesiyle ve muhalefeti de hazırlıksız yakalarız düşüncesiyle 24 Haziran’da yeniden iktidarı elde etmeyi planladılar.”

‘HALKIMIZ HDP’Yİ DAHA ÇOK SAHİPLENECEKTİR’

İki taraflı ittifaklara yönelik soruyu da yanıtlayan Demirtaş, “HDP’nin yüzde 10 barajını tek başına aşacağına inanıyorum. Diğer ittifakların bizi dışlayarak baraj altında bırakma girişimlerinin halk tarafından tepkiyle karşılandığını düşünüyorum. Bu koşullar altında halkın HDP’yi daha fazla sahipleneceğine inanıyorum” dedi.

‘CEZAEVİNDEN ADAY OLMAM TÜRKİYE SİYASETİ VE AKP ADINA UTANÇ VERİCİDİR’

Cezaevinden Cumhurbaşkanlığı aday olmasına, buradan yürüttüğü kampanyaya ve bu süreçte serbest bırakılma gibi bir durumun olma ihtimaline dönük soruyu ise Demirtaş şu şekilde yanıtladı: “Cezaevinden aday olmam Türkiye siyaseti ve AKP iktidarı adına utanç verici bir durumdur. Seçim kampanyamı cezaevinden yok denecek kadar az bir imkân ile yürütüyorum. Kampanya araçlarım, avukatlarım ve posta yoluyla dışarıya gönderdiğim mesajlardır.

Ancak asıl kampanya dışarıda benim adıma partim HDP ve milyonlarca genç arkadaşım tarafından yapılıyor. Ben buradan onlara destek oluyorum. Erdoğan devletin ve medyanın bütün imkanlarıyla kampanyasını yürütürken, ben burada cezaevindeki hücremde kadınların ve gençlerin yüreğine, cesaretine ve inancına güvenerek elimden geleni yapıyorum.

‘HALKIN SAHİPLENMESİ DURUMUMU BELİRLEYECEKTİR’

Serbest bırakılmam değil tutuklu olmam yasadışıdır. Zaten hukuk işliyor olsaydı, en başta tutuklanmazdım. Sonuçta benim durumumu halkın sahiplenmesi ve siyasi gelişmeler belirleyecektir.”

‘HERKES SANDIĞA GİTMELİ’

Gazete aracılığıyla Avrupa ve İsviçre’deki seçmenlere selam ve sevgilerini ileten Demirtaş, “Herkesten mutlaka sandığa giderek demokrasiyi desteklemelerini ve oy vermelerini rica ediyorum” diye çağrı yaptı.