Son Dakika: Stêrk TV ve Medya Haber TV'ye baskın: Polisler tüm binayı talan etti

Hasta tutsak Keleş, 1 Mart'tan beri açlık grevinde

Düzce T Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan epilepsi hastası Selami Keleş, 1 Mart’tan bu yana açlık grevinde. Anne Güzel Keleş, oğluna işkence yapıldığına da dikkat çekerken, "Bizlerin boş durmaması lazım" dedi.

İmralı tecridine karşı açlık grevinde bulunan binlerce tutsaktan biri de Selami Keleş. Düzce T Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan epilepsi hastası Keleş, 1 Mart’tan bu yana açlık grevinde. 9 yıldır tutuklu bulunan Keleş’in annesi Güzel Keleş, 1 Mart’tan bu yana açlık grevinde olan oğlunun artık telefonda konuşacak halinin dahi kalmadığını ifade ederek, açlık grevi eylemcilerin sağlık durumunun her geçen dakika kötüye gittiğini söyledi.

‘HASTA OĞLUMA İŞKENCE YAPTILAR'

Hastalığı nedeniyle oğlunun tüm vücudunda görülen titreme kontrolsüz, istem dışı hareketlerin giderek arttığını belirten Anne Keleş “Oğluma iki yıl bakmadılar, dünyadan koptu, yemedi, içmedi zayıfladı, beni bile tanıyamaz hale gelmişti. Hastaneye yatırdılar, biraz daha iyi oldu. Geçen sene gardiyanlar dövdü, ona ve arkadaşlarına işkence yaptılar, doktor raporuna rağmen savcı olayı kapattı. Eğer bu ilacı almazsa hastalığı artacak ve iki yıl öncesi gibi olacak diye korkuyorum. Şimdi de açlık grevinde. Onlar haklı bir talep için başladılar bu eyleme. Ama resmen cezalandırılıyor oğlum” dedi.

Siirt Şirvanlı olan Keleş Ailesi, 30 yıl önce köylerinin boşaltılması sonucu Adana’ya geldi. Köylerinden ayrılmak zorunda kaldıklarında olanı biteni anlayacak yaşta olan Selami Keleş, o dönemden sonra da sorgulamalarını ve yoğunlaşmalarını arttırdı. Her zaman aktif bir genç olan Keleş, liseye devam edemeyip çocuk yaşta da çalışmak zorunda kaldı. 9 yıl önce yürüttüğü gençlik çalışmalarından dolayı tutuklanarak cezaevine konulan Keleş, cezaevinde son yıllarda bir de epilepsi hastalığına yakalandı. Ciddi sağlık sorunlarına rağmen eylem içerisinde yer alan Keleş’in ilaçları ise uzun zamandır verilmiyordu.

‘BİZİM BOŞ DURMAMAMIZ GEREK'

Birkaç gün evvel annesi ile yaptığı telefon görüşmesinde Keleş, şunları dile getirdi: “Önderliğimizin üzerindeki bu tecrit kaldırılmadan biz mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Sen beni düşünme. Burada durumu çok daha ağır noktalara gelen arkadaşlarımız var.”

Oğlunun kendisinden tek isteğinin, seslerinin her alana ulaştırılması olduğunu ifade eden Anne Keleş, “Bizlerin boş durmaması gerek. Onlar bu eylemi bizim için yapıyorsa, bu eylemi görünür kılmak da bizim görevimiz. Nereye kadar bizim üzerimizde, çocuklarımız üzerinde bu zulüm devam edecek! Yeter artık! Artık rahat bir şekilde uyumak, yastığa başımızı huzurlu koymak istiyoruz. Önemli olan benim çocuğum ya da başkasının çocuğu değil, hepsi bizim çocuğumuz, hepsi aynı bizim için” diye konuştu.