HDK bileşenleri: Hükümet tecrit uygulamalarına son vermeil

Ankara’da devam eden Halkların Demokratik Kongresi’nin 9’uncu Genel Kurulu’nda konuşan HDK bileşeni temsilcileri Öcalan üzerindeki tecritin kaldırılmasını istedi.

Türkiye ve Kürdistan gündemine damga vuran açlık grevi eylemleri, HDK Genel Kurulundaki konuşmalara da yansıdı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Halide Türkoğlu konuşmalarında tecride ve açlık grevi eylemlerine değindi.

ÖCALAN ÜZERİNDEKİ TECRİT TAMAMEN KALKMALI

İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Kürt Halk önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için cezaevlerinde süren açlık grevlerine dikkat çekti. “İnsan hakları savunucuları olarak bu süreci takip etmek için merkezi bir koordinasyon oluşturduk. Taleplerini dinledik. Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin tamamen kalkması gerekir” diyen Öztürk Türkdoğan şunları belirtti: “Eğer çözüm süreci gerçekleştirilseydi demokratikleşme başka bir evreye girmiş olacaktı. Şimdi bir otoriter rejim inşa edildi. Çok tuhaf uygulamalarla karı karşıyayız. Geçenlerde iktidar sözcüleri bazı sözler söyledi. Kürt halkıyla bir sorunlarının olmadığını söylediler. O zaman niçin buradayız? Eğer Kürtleri ve diğer inanç ve etnik grupların hakları tanınmış olsaydı, anayasal güvence altına alınmış olsaydı, insan hakları kabul edilseydi bu insanlar neden bu kadar direniyor, bedenini açlığa yatırıyor, o zaman neden bu savaş ve çatışma devam ediyor? İktidar sözcüleri böyle konuşuyorsa Kürt halkının dünyadaki mücadelesinin bir etkisi olmuş demektir. Yani Kürtlere ana dilde eğitim hakkı tanındı da Kürtler mi okula gitmedi? 31 Mart seçimleri insan hakları ve demokrasinin inşa edilmesi  açısından bir basamak ve evredir. Önümüzde gerçekleştireceğimiz bir barış mücadelesi var.”

EYLEMCİLERİN TALEPLERİ KARŞILANMALI

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eşbaşkanı Mehmet Bozgeyik de 67 gündür açlık grevinde olan Leyla Güven’in eylemine ilişkin yaptığı açıklamada şunları belirtti. “Tecrit, baskıların en hukuksuz uygulamalarındandır. Leyla Güven’in açlık grevi talebinin karşılanmamış olması, iktidarın tecrit karşısındaki tutumunu açıkça göstermektir. Hükümet tecrit konusundaki uygulamalarına son vermeli ve bu sorunu çözmelidir. Açlık grevindeki tutsakların talepleri karşılanmalı ve hükümetin politikalarına karşı ortak tutum almamız ve mücadele etmemiz gerekmektedir. Birlikte direnmeli ve mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

‘İMRALI ADASINDAN BİZE SES GELDİ’

 Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Halide Türkoğlu da, Güven’in eylemini selamlayarak, “İmralı Adası’ndan bize bir ses geldi. Sayın Öcalan’a selam olsun. Bize bu yolu açan Leyla Güven’in direnişine selam olsun” dedi. Türkoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “AKP sistemiyle kendisini kamulaştırmanın araçlarını çoğaltıyor. Bunu kimi zaman Kürtler üzerinden var etmeye çalışıyorsa kimi zamanda kadın, erkek fark etmeksizin var olduğunu asimilasyona karşı kendini var eden halklardan AKP’den nasibini alıyor” dedi.

Yerel seçimlere de değinen Türkoğlu, “Kürdistan’da belediyelere atanan kayyımlar var ve tutuklu belediye eş başkanlarımız var. Kayyumları geldikleri yere geri göndereceğiz” dedi.