Kürt halkı tarihi bir Newroz daha yaşamaktadır. 2018 Newrozu tam da Newroz’un ruhu denilen bir biçimde zalime karşı direnişin yükseltilmesi biçiminde geçmektedir. Ortadoğu’da süren Üçüncü Dünya Savaşı gelinen aşamada Ortadoğu’da statükoyu sürdürmek isteyen soykırımcı Türk devleti ile bu soykırımcı statükoyu kırmak isteyen özgürlük güçleri arasındaki savaşa dönüşmüştür. Ortadoğu yeni Dehaklar ile Çağdaş Kawalar arasında süren bir savaşı yaşamaktadır. Kürt Özgürlük Hareketi de Newroz ruhuyla bu özgürlük mücadelesine öncülük yapmaktadır. Kürt Özgürlük Hareketi tam anlamıyla Çağdaş Med Hareketi haline gelmiştir. Nasıl ki 2630 yıl önce Kürtlerin ataları olan Medler Ortadoğu halklarının özgürlük mücadelesine öncülük yaparak halkları zulüm cenderesinden kurtarmışlarsa, bugün de aynı rolü oynamaktadırlar. 

Kürt halkı Newrozlardaki direnişlerle kendini var etmiş ve bugünlere taşımıştır. Bugün de Newroz ruhuyla her yerde direnmektedir. Her direnişle kendini daha güçlü var ederek özgür ve demokratik yaşama kavuşmaktadır. Kürt halkı artık eski halk değildir; Kürt halkı Newroz halkı haline gelmiştir. Newroz halkı demek, bugünden özgür ve demokratik yaşama kavuşmaktır. Böyle bir özgürlük tutkusu ve yaşam biçimiyle de mücadeleyi yükseltmektir. Bu nedenle Kürtler için her gün Newroz ruhuyla mücadele günü haline gelmiştir. Soykırımcı güçler zalim Dehak gibi her gün Kürt kanını, halkların kanını içmek isteseler de halklar da Kürt halkının öncülüğünde direnişe geçmiş bulunmaktadırlar. Bu açıdan bugün Ortadoğu’da ve Kürdistan’da her gün ve her yer direniş haline gelmiştir. 

Türk devleti AKP-MHP şahsında bugün neden Ortadoğu’da Kürt düşmanlığının, soykırımcı sömürgeciliğin öncülüğünü yapmaktadır? Bu sorunun cevabı nettir. Soykırımcı sömürgecilik sonun başlangıcı yaşamaktadır. Kürt halkının öncülük ettiği mücadele Ortadoğu’da soykırımcı sömürgeciliğin ve her türlü despotizmin sonunu getirecek güce ulaşmıştır. Soykırımcı sömürgecilik bu mücadele karşısında sonunun geldiğini gördüğü için tüm gerici güçleri de arkasına alarak kendini koruma savaşına girmiştir. Tayyip Erdoğan’ın beka sorunu var, istiklal ve istikbal savaşı veriyoruz dediği şey soykırımcı sömürgeciliğin beka sorunudur. Çünkü Kürt halkının özgürlük iradesi, tutkusu ve mücadelesi karşısında soykırımcı sömürgecilik ayakta duramaz hale gelmiştir. Ya şiddetli bir savaşla Kürt halkının özgürlük mücadelesini kırarak ayakta kalacak, ya da bu soykırımcı zihniyet, politika ve sistem yıkılacaktır. İçte can havliyle saldırmasının nedeni budur. Ancak Newroz halkı olan Kürtler öyle bir özgürlük tutkusu, bilinci ve iradesine sahip hale gelmiştir ki, yürüttükleri mücadeleyi ezmek, bastırmak mümkün değildir. Soykırımcı sömürgecilik bu saldırganlığıyla sonunu daha fazla yakınlaştırmaktadır. 

Özgürlük iradesinin güçlü olduğu ve mücadelenin sürdüğü ortamda soykırımcı sömürgeciliğin her saldırısı daha fazla kaybetmekle sonuçlanmaktadır. Şu anda da direniş tutkusu, iradesi ve mücadelesi en yüksek düzeydedir. Efrîn’deki direniş bunun açık kanıtıdır. Eğer NATO’nun en büyük ordularından biri olan Türk ordusunun her türlü tekniğine karşı iki ay bu direniş sürdürülüyorsa, bugün direniş Efrîn kırsalı ve şehirlerin kenarlarında sürüyorsa, bu, direniş iradesinin yakıcılığındandır. Böyle bir tutku ve iradeyi yenmek de mümkün değildir. Bu irade, bu direniş Kürt halkını özgür ve demokratik yaşama kavuşturana kadar sürecek kararı ve kararlılığıdır. 

Her gün onlarca Türk askeri ve çete ölmektedir. Ancak Türk devleti özel savaş ve psikolojik harekat gereği bu ölümleri vermiyor. Sürekli kendisini üstün göstermek için bunu yapıyor. Eskiden de asker ölümleri gizlenirdi, ama hiçbir dönem bu kadar gizleme olmazdı. Ölümlerin bir kısmı verilirdi, şimdi hiç verilmiyor. Sadece haftada bir iki tane veriliyor. Bunu da savaşın sürdüğünü hatırlatmak için veriyorlar. Yani onlar başarılarını öne çıkarıyorlar. Yani sağladıkları ilerlemeyi öne çıkarıyorlar. Psikolojik savaş işte budur. Halbuki orada iki ay boyu büyük bir direnişle karşılaşmış; her gün onlarca kayıp vermiştir. Hala da kayıp vermektedir. Ama bu, basına verilmiyor. Yoğun bir psikolojik savaş ve propagandayla da bu bir gerçekmiş gibi yansıtılmaktadır. 

Bu açıdan herkes bu özel savaş ve psikolojik harekatın gösterdikleri dışında büyük bir direniş yürütüldüğünü görmelidir. Efrîn Şehir merkezindeki sivillerin varlığı ve şehrin tümden yıkılmasını önlemek için mevzi savaşına girilmemesi direnişin farklı biçimde sürdürülmesi kararını ifade etmektedir. Efrîn halkı ve direnişçileri direnişlerini farklı boyutta sürdüreceklerdir. İki aydır sürdürülen fedaice direniş bundan sonra da Rojava Kürdistan halkının direniş iradesi olacaktır. Bu direniş iradesiyle Rojava Devrimi kazanacak, Efrîn de mutlaka özgürleştirilecektir. 

Efrîn Direnişi, NATO’nun ikinci büyük ordusuna karşı direnileceğini göstermiştir. Küçük bir şehir bu düzeyde direndiyse Kürt halkı tarihindeki direniş tarihine dayanarak her yerde daha büyük direnecektir. Direnmeye devam etmektedir. Efrîn direnişiyle Kürt halkı büyük kazanmıştır. Türk devletinin Efrîn merkezine girişi onun için sadece Pirus Zaferi olacaktır. Kürt halkının direnişinin haklılığı AKP-MHP faşizminin Kürt düşmanlığının ve demokrasi düşmanlığının bu düzeyde açığa çıkarılması, soykırımcı AKP-MHP faşist iktidarına karşı büyük başarmanın zemini ve gücü olacaktır. Kürt halkı ve demokrasi güçleri bu güce karşı direnerek Türkiye’de ve Ortadoğu’da demokrasinin önündeki bu engeli ortadan kaldıracaktır. 

2018 Newrozu bu ruhla, bu inançla ve bu kararlılıkla kutlanacaktır. Newroz halkı Kürtler Newroz’da direniş iradelerini yenileyerek, keskinleştirerek 2018 yılını tarihin en büyük mücadele yıllarından biri haline getirecektir. 2018 yılında özellikle Türk güçleri soykırımcı faşist AKP-MHP faşist iktidarının saldırılarına karşı özgürlük saflarına akarak AKP-MHP faşizminin soykırım saldırılarına gereken cevabı vereceklerdir. 

Süren Üçüncü Dünya Savaşında Kürt halkının ve ezilen halkların eski statükoyu yıkıp özgür ve demokratik yaşama dayalı yeni bir Ortadoğu yaratması açısından Newroz ruhuna her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. Newroz, zor koşullarda direnip başarmanın tarzıdır. PKK de bu ruhu mücadele tarzı haline getirerek bugüne kadar hep büyük başarılar elde etmiştir. 2018 yılında da Newroz ruhuyla zor koşullarda mücadele etmesini bilip büyük gelişmeler yaratmasını bilecektir. Önder Apo ve PKK gerçeğinde zorluklar ve engeller sadece aşılmak için vardır. 2018 yılında da Kürdistan’ın her yerinde Çağdaş Med Hareketi ile zorluklar ve engeller aşılacak, Kürt halkının ve halkların özgür ve demokratik yaşama kavuşturulması için önemli gelişmeler yaratılacaktır.

KAYNAK: YENİ ÖZGÜR POLİTİKA