Paylan: Önemli olan nefret bataklığını kurutmak

Hrant Dink Vakfı’na yönelik saldırıların iktidarın yarattığı nefret ikliminin sonucu olduğunu vurgulayan HDP Milletvekili Garo Paylan, "Önemli olan nefret bataklığını kurutmak" dedi.

Hrant Dink Vakfı’nın ardarda iki kez mail yoluyla tehdit edilmesini ANF’ye değerlendiren HDP Milletvekili Garo Paylan, bu saldırıların iktidarın yarattığı nefret ikliminin sonucu olduğunu vurguladı. Bu tehditlerin üst üste yapılmasının düşündürücü olduğuna işaret eden Paylan, saldırıların organize olup olmadığı konusunun derinlemesine araştırılması gerektiğinin altını çizerek, bunu da maalesef söz konusu nefret ortamını yaratan iktidarın araştırması gerektiğini belirtti.

Nefret söylemlerinin her zaman nefret suçlarına yol açtığını kaydeden Paylan, "Eğer siz bir nefret bataklığı yaratmışsanız, ortamı buna hazır hale getirmişseniz, nefret suçları oluşur. Hrant Dink Vakfı’na yapılan, bir Kürde veya bir LGBTİ bireyine karşı yapılan saldırı hepsi aynı yere bağlanıyor. O nedenle burada önemli olan nefret bataklığını kurutmaktır" dedi.

SALDIRGANLARIN TUTUKLANMASI ÖNEMLİ

Hrant Dink Vakfı’nı tehdit edenlerin tutuklanmasına da değinen Paylan, her ne kadar bu tutuklamalar kamuoyu baskısından kaynaklansa da bunun önemli bir husus olduğunu vurguladı. Kuzguncuk Ermeni Kilisesi’ne saldıran şahsın gözaltına alınıp iki saat sonra serbest bırakıldığını ancak kamuoyunun baskısı sonrasında tutuklandığını hatırlatan Paylan şöyle konuştu: "Bunun dahi önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü eğer tutuklanmasalardı, cezasızlık sebebiyle yeni saldırılar olabilirdi.

En azından bu tutuklamalarla, ırkçılık yapanlara karşı bir müeyyide olduğu gösterildi. Ancak iktidar nefret söylemlerine devam ediyor; bir gün Ermeni halkına karşı, "kılıç artığı" diyebilir, öbür gün Kürt halkına, başka bir gün LGBTİ bireylere karşı saldırabilir."

NEFRET SUÇLARI YASASI OLMALI

Bu saldırıları önlemek için nefret suçlarını en ağır şekilde cezalandıracak bir yasanın olması gerektiğinin altını çizen Paylan, bir etik yasası çerçevesinde nefret söylemlerini siyasetten de menedecek yasal ve anayasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini kaydetti. Bununla ilgili daha önce de yasa teklifinde bulunduklarını belirten Paylan, bu teklifi mecliste tekrar gündeme getireceklerini aktardı.

NEFRET İKLİMİNİ HEP BERABER BİTİRMELİYİZ

Nefret ikliminin aynı anda, düğmeye basılmışçasına bütün dünyada görülmesini de değerlendiren Paylan, dünyada Tayyip Erdoğan’a benzeyen otokratların büyük oranda gücü ellerinde tuttuklarını ifade etti. Bu iklime karşı demokrasi ve barış iklimini hakim kılmak gerektiğini vurgulayan Paylan, "Demokrasi ve barışa inananlar olarak, sevginin ve barışın siyasetini dünyaya hakim kılmalıyız.

Nefret iklimini hep beraber bitirmeliyiz. Aksi takdirde kişilere bağlı olarak bu nefret iklimleri devam eder ve nefret suçları dünyada sıradanlaşır. Bu karanlığa sadece ülkemizi değil dünyayı da teslim etmemeliyiz" dedi.