Temelli: Açlık grevi için kritik eşiği beklemeyelim

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, tecridin derhal kaldırılması gerektiğini söyleyerek, Leyla Güven'in direnişine dikkat çekti: "Açlık grevi için kritik eşiği beklemeyelim."

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Mersin’de basın emekçileri ile bir araya geldi. 

TECRİT

Temelli'nin konuşmasından satır başları şöyle:

"Mersin il teşkilatımız ablukaya alınarak açlık grevi yapan 10 arkadaşımız gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınma gerekçeleri yoktur. Emniyet ve savcılık gözaltı bahaneleri uydurmuştur. Arkadaşlarımız demokratik haklarını kullanarak açlık grevi yapmıştır. Orada yapılan eylemle Türkiye’nin en önemli sorununa dikkat çekilmiştir. Kürt meselesine çözüm üretilmedikçe, Türkiye’nin diğer bütün sorunlarının çözümsüz kaldığını geçmiş deneyimlerimizden biliyoruz. Kürt sorununun çözüm adresi çok nettir; İmralı ve Sayın Öcalan’dır. Devlet 5 Nisan 2015’ten beri Sayın Öcalan’a ağırlaştırılmış bir tecrit uygulamakta, Kürt meselesi çözümsüzlüğe mahkum edilmektedir. Bu çözümsüzlükle kan akmaya devam ediyor. Biz HDP olarak bu tecridin sona ermesini istiyoruz. Bir kez daha ısrarlı bir şekilde dile getiriyoruz ki bu tecrit son bulmalıdır. İlk aşamada Sayın Öcalan avukatları ile görüşmeli ve tecrit bitmelidir. 

LEYLA GÜVEN'İN DİRENİŞİ

Sevgili Leyla Güven bugün açlık grevinin 26’ncı günündedir. Bu çok uzun bir süredir. Tüm demokratik kamuoyunu duyarlı olmaya çağırıyoruz. Bugün hala birçok kesimin sessiz olduğunu görüyoruz. Leyla Güven açlık greviyle kendisine yönelik bir talepte bulunmamaktadır. Eylemi İmralı tecridinin sona erdirilmesine yöneliktir. 

Bugün ülke uçurumun kenarındadır. Leyla Güven’in çağrısına kulak vermek zorundayız.

Açlık grevinde kritik tarihi beklemeden bugünden tezi yok herkes inisiyatif almalıdır. Türkiye’de yaşanan sorunları aşma konusunda HDP bu kadar çaba gösterirken, iktidarın sürekli HDP’yi düşmanlaştırma saldırıları çözümsüzlükten başka bir anlam taşımıyor. 

Ülkede güvenlik denilen konsept tamamıyla güvensizlik yaratan bir konsepte dönüşmüştür, bunun sorumlusu da İçişleri Bakanı’dır. 

YEREL SEÇİMLER

Önümüzde yerel seçimler vardır. 4 ay sonra Türkiye’nin kaderini değiştirecek bir seçime gidiyoruz. Hükümet kaybedeceğinin farkında, kayyumların sökülüp atılacağını gören hükümet kendi seçim kampanyasını başlatmıştır. Her türlü hak talebine bu denli saldırmasının nedeni, HDP’ye yönelik kolluk güçlerinin ve emniyetin saldırıya geçmesinin nedeni Erdoğan’ın seçim kampanyasından başka bir şey değildir. Bunu 24 Haziran’da da gördük ama bütün saldırılara rağmen 400 vekil vermeyerek bu mücadeleyi var ettik. Bugün de her türlü saldırıya rağmen, asla geri adım atmayacak, çalışmalarımıza devam edecek ve bu ülkeyi bu kayyumcu zihniyetten kurtaracağız. Bütün demokrasi güçlerine, demokratik kitle örgütlerine ve muhalefet partilerine çağrımız, bu yöndedir. Gelin bu faşist zihniyetten kurtulmak için güçlü bir şekilde yana yana gelelim, halklarımızın sesine kulak verelim, Türkiye’yi demokratikleştirmek için güçlü bir adım atalım. 

ENGELLİLER GÜNÜ

Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü. Engelsiz bir yaşamı var etmek, demokratik bir cumhuriyeti var etmekten geçer. Bir ülkede faşizm arttıkça iktidarlar baskıcı yöntemlerini hayata geçirirler. Bugün Türkiye’de 10 milyonu aşkın engelli vardır. Bu vatandaşlarımızın hiçbir talebi karşılanmamakta, makyaj çözümlerle bunların üstü örtülmektedir. 10 milyon insanın talebinin karşılanmamasının nedeni bu ülkenin kaynaklarının ve bütçesinin savaşa ve Saray’a gitmesinden kaynaklanıyor."