Özgürlük çizgisinin güçlü temsilcisi: Mihriban Saran

PKK'nin öncü kadın komutanlarından olan Mihriban Saran'ı (Azime) anlatan PKK'li Dilan Spêrtî, "Azime arkadaş en zorlu süreçlerde, özgürlük mücadelesinin öncü militanlarından biri olmuştur" dedi.

Kürt özgürlük mücadelesi 40 yıllık direniş tarihinde 40 bine yakın şehit verdi. PKK’nin tanımıyla bir şehitler ordusu haline geldi. Kürt Halk Önderi Öcalan’ın kadın özgürlük mücadelesine verdiği emek ve katkılarla bugün Kürt kadınları dünya kadınlarına örnek teşkil ediyor. Kadın özgürlük mücadelesinin başarılı bir düzeye ulaşmasında, kadın ordulaşmasında büyük emekleri olan öncü bir kadın komutanı işleyeceğiz.

Azime (Mihriban Saran) 1981 yılında öğretmenken PKK’ye katılıyor. Daha sonralarında bu katılımı öncü bir komutanlığa ve Merkez Komite üyeliğine kadar gidiyor. Birçok savaşa komutanlık yapıyor ve kadın ordulaşmasında büyük emekler harcıyor. İşte tüm bunları Mihriban Saran’ın o yıllardaki savaşçısı ve PKK gerillası Dilan Spêrtî ile konuşacağız.

Azime'yi (Mihriban Saran) kısaca tanıtabilir misiniz?

Önder Apo’nun yoldaşı olabilmeyi layıkıyla yaşamsallaştıran, bizleri bugünlere getiren kahraman yoldaşlarımızın emeği ve çabasıdır. PKK’nin 40 yıllık zafer yürüyüşü, Önder Apo öncülüğünde bu yoldaşlarımızın emsalsiz kişiliklerinin bir sonucudur. Geçmişi iyi bilen, geleceği doğru öngören bu yoldaşlarımız, bulunduğu ana kişilikleriyle, duruşlarıyla ve eylemleriyle cevap olabilmeyi başararak, bugün bizleri zaferin eşiğine getirmişlerdir.

Bu Önder kişiliklerden biride Azime arkadaştır. Gerçek ismi Mihriban Saran olan Azime arkadaş, Muş’un Varto ilçesi, Tatan Köyünde dünyaya gelmiştir. 1980 öncesi süreçte genç bir öğretmenken partiyle tanışan Azime arkadaş, 1981 yılında partiye katılmış ve Lübnan'daki eğitiminin ardından 1982-1994 arası yıllarda aktif bir şekilde gerilla saflarında savaşmıştır. PKK 3. Kongresi’nde aktif ve kararlı duruşu nedeniyle Parti Merkez Komite üyeliğine seçilen bir arkadaştır.

En zorlu süreçlerde, en zorlu alanlarda, en imkansız koşullarda Özgürlük Mücadelesi’nin öncü militanlarından biri olmuştur. İmkanların en kıt olduğu, her türlü yaratımın insan iradesi, inancı ve bilincinin eseri olarak ortaya çıktığı süreçlerde, bir kadın gerilla olarak her zaman en önde olmayı, kadına karşı var olan tüm gerici ve geleneksel yaklaşımları pratiğiyle, yaşamıyla ve duruşuyla boşa çıkararak, Özgür Kadın çizgisinde mücadeleyi kendisine esas almıştır.

Mihriban Saran'ı bir gerilla ve bir komutan olarak nasıl ele almak gerekiyor?

Azime arkadaş Kürdistan’ın özgür dağlarında ilk kadın gerillalardan ve ilk kadın komutanlardan biri olarak mücadele tarihimize adını yazdırmıştır. Botan alanında büyük bir emek ve çabayla yürüttüğü destansı mücadele, insan iradesinin, özgür kadın iradesinin nelere muktedir olduğunun kanıtıdır. Azime arkadaşın bu süreçteki cesareti ve savaşçı kişiliği dillere destan olmuş ve düşmanın korkulu rüyası haline gelmiştir. Öyle ki pek çok defa Türk basını Azime yoldaşın ismini vererek yaptığı eylemleri kamuoyuna duyurmuştur.

Komutanlığıyla düşmanına korku salan Azime arkadaş, yoldaşlarına ve Botan halkına da büyük bir güven ve moral kaynağı olmuştur. Önder Apo’nun Azime arkadaşa ilişkin “askerlikte en güçlü olan arkadaşımızdır, militandır. Ne söylesen yapar, her şeyi yapabilecek biridir” sözleri, onun militan duruşunun ve savaşçı kişiliğinin en özlü ifadesi olmaktadır. Botan’ın asi dağları daha sonraki yıllarda özgürlük gerillalarının mekanı haline gelmişse ve Botan halkı direnişin sembolü olmuşsa, Azime yoldaş gibi büyük kişiliklerin emeği bunda belirleyici olmuştur.

ÇETE EĞİLİM VE ANLAYIŞLARA KARŞI DA MÜCADELE ETTİ

Üstelik sadece sömürgeci Türk devletine karşı değil, erkek gericiliğine, geleneksel kadın yaklaşımlarına ve çeteci eğilim ve anlayışlara karşı da, Apocu çizginin temsilini yaparak, özgürlük eğiliminin büyük temsilcisi olmuştur. Kendisini yetiştiren, teorik olarak yetkin, Önderliği anlama ve pratikleştirme düzeyi yüksek, örgütsel refleksleri güçlü, yaşamı ve kişiliği emek, tevazu ve sadelik üzerine kurulu komple bir militan kişiliği Azime arkadaşta görmek mümkündü. O, Önder Apo’nun özgür kadın çizgisi temelinde açığa çıkardığı demokratik sosyalizm felsefesini özümsemiş, yaşamında ve kişiliğinde hem bunun temsilini yapmıştır.

Bu anlamda Azime arkadaş büyük amaçlara adanmış bir kişilikti. Önderliğin “amacı güneş kadar berrak olanlar, yolunu bulur” belirlemesi adeta Azime arkadaşı anlatmaktadır. O zorlu koşullarda Önderlik felsefesinin temsili ve pratikçisi olmak amaç berraklığıyla, amaca adanmayla ancak açıklanabilir. Önderlik öğretisi temelinde özgürleşmek, özgür insanın yurdu olarak ülkesini özgürleştirmek, onun tutku düzeyinde bağlı olduğu, güneş berraklığındaki amacıydı. Bu anlamda Azime arkadaş, Kürt kadını ve toplumu için, özgürlük çizgisinin güçlü temsilcilerinden oldu. Özgür topraklarda, özgür kadın inancının yeri ve yurdu oldu.

Halk ve yoldaşları üzerinde nasıl böyle bir etki bıraktı?

Azime arkadaş öncü, mütevazı ve fedakar kişiliğiyle tüm mücadele arkadaşlarına sonuna kadar örnek oldu. Arkadaşlarını her zaman, her şeyden üstün tuttu. Onda yoldaşına bağlılık, yoldaşına büyük değer verme esastı. Yoldaşına bir şeyler vermek, onu eğitmek kadar, yoldaşından bir şeyler almak ve bir şeyler öğrenmek temel yaklaşımıydı. “Şu arkadaş biliyor, şu bilmiyor; şu arkadaş iyidir, şu değildir; şu arkadaş güçlüdür, şu değildir” vb. yaklaşımlar onda kesinlikle yoktu.

Tüm arkadaşlarına yaklaşımı eşitti. Kişiliğinde, toplumsal değerlerin bileşkesini taşırdı. Hem kadın arkadaşlar, hem de erkek arkadaşlar için adeta gizli bir güç gibiydi. Onun kişiliğinde, insan duygularını büyütmek ve geliştirmek çok önde ve öncelikli bir özellikti. Onun için en özel ve önemli olan şey mücadele arkadaşları ve özgür bir ülkenin mücadelesini büyütmekti. Erkek arkadaşlar da Azime arkadaştan çok etkilendiler. Azime arkadaşla kalan onlarca arkadaş “kendimize karşı güvensizdik, yaşama karşı çelişkilerimiz vardı” vb. deyip, Azime arkadaşın onları nasıl savaşa kattığını anlatırlardı.

YOLDAŞLARI VE HALKI İÇİN YAŞARDI

Azime arkadaşın onlarla ilişkisi, alıp vermesi, üslubu, pratik çabaları, onlara değer verişi gibi birçok şeyin kendilerini nasıl etkilediğini anlatırlardı. Azime arkadaşın fiziği de güçlüydü. Kürt kadın tipinin özgürlüğe baş koymuş karakteriydi. Azime arkadaşın sporla da arası iyiydi. Bilinçli, bilgili bir öğretmendi, bu biçimde bir katılımı oldu. Botan gibi bir yerde herkesin gönlünde yer tuttu. Halkının, arkadaşlarının gönlünde yer edindi. Bugün başta Botan olmak üzere pek çok mücadele alanında halkın eski Apocuları aradığı, onlara hayranlığını ve bağlılığını her fırsatta dile getirdiğini görüyor, duyuyor ve biliyoruz.

Neydi eski Apocuların efsunu? Bu soruya verilecek en güzel cevap ve örnek Azime arkadaş olmaktadır. Kendisi için değil yoldaşları ve halkı için yaşayan, bu uğurda her türlü zorluğu ikirciksiz en önde göğüsleyen, etrafına hep umut yayan, yaşanan sorun ve sıkıntılara çözüm gücü olan, iradeli, inisiyatifli, mütevazı, sade ve emekçi kişiliğiyle yoldaşlarında ve halkta güven ve hayranlık uyandıran gerçek bir devrimciydi Azime arkadaş. Kendisini hiçbir yoldaşından üstün görmediği gibi, halkçı yaklaşımlarıyla kendisini tanıyan herkesi etkileyip, harekete geçirebiliyordu.

Kadın ordulaşmasında oynadığı tarihsel rolü nasıl ele alabiliriz?

Azime arkadaş, Önderlikten aldığı güç ve inancı kendi yaşamında gerçekleştirirken, aynı zamanda bunu etrafına da yayıyordu. Hem dile getiriyor, hem de yaşamda gerçekleştiriyordu. En çok kızdığı ve karşı çıktığı anlayışlar ise “Kadın kırık bir daldır”, “Kadın savaşamaz, direnemez” biçimindeki değerlendirmelerdi. Bu anlayışların düşman zihniyeti olduğunu dile getirirdi. Bu anlayışların tersine, kırık bir dal olduğu ve savaşamayacağı söylenen kadını yeniden canlandırarak, hem öz gücünü açığa çıkarttı, hem de yaşamda yeniden yeşertti. Bundan dolayı da örgütlediği kadın gücünü büyüterek, bu anlayışlara karşı büyük bir mücadele yürüttü.

Azime arkadaş, bir komutan olarak her zaman yoldaşlarıyla iç içeydi ve hiçbir zaman özel veya yalnız bir yaşamı yoktu. Tüm emek ve çabalarının temelinde Önder Apo’dan öğrendiklerini tüm yoldaşlarına aktarmak, onları eğitmek vardı. Bundan dolayı da, Önderlik sahasına gidip ikinci kez özgür dağlara doğru yol aldığında, Önder Apo’dan aldığı güçle bir karar aldı. “Kadınlar kendi öz güçlerini açığa çıkartarak kendilerini yönetmeli” diye ifade etmekteydi kararını. Bu karar ve tutumunun sonucu olarak da kadın arkadaşlardan oluşan bir bölük oluşturdu. Yani Önderlik gerçeğini anlayıp, bunun ilk adımını bu biçimde atarak, kadın arkadaşların tüm yaşamını özgün olarak örgütledi.

KADIN ORDULAŞMASINDA BÜYÜK EMEĞİ OLDU

Özgür kadının tüm işlerini kendi öz gücüyle gerçekleştirmesi ve yaşamın tüm ihtiyaçlarını örgütlemesi yönündeki kararlılığı çok güçlüydü. Yani kadın kendi emeğiyle yaşamını oluşturmalıydı. Çünkü emeksiz bir yaşam, anlamsız bir yaşamdır. Azime arkadaşın en büyük amaçlarından biri, kadının gizli olan gücünü açığa çıkartabilmekti. Azime arkadaş şunu kanıtladı, kadın öz gücüne dayanarak, kendi başına ayakta kalabilir, savaşabilir ve yaşayabilir.

Egemen anlayışlara karşı özgür kadının gücünü oluşturarak ve bu güce dayanarak, özgürlük mücadelesini büyüttü. Bu anlamda Azime arkadaş, kadın ordulaşmasının temelini atarak, özgürlük mücadelemizin bir kadın özgürlük mücadelesine dönüşmesinde tarihsel bir rol oynamıştır. 1989 yılında ilk kez takım, manga ve bölük sistemini Hakkari tarafında, Qaşura bölgesinde örgütleyen Azime arkadaşın, kadın ordulaşmasında çok büyük bir emeği ve çabası oldu. Mücadele tarihimizde ilk kez bu kutsal ve tarihsel görevi Azime arkadaş üstlendi.

Bugün Kürt kadınında açığa çıkan Azimelerin rolünü nasıl ele almak gerekiyor?

Bugün YJA Star, YPJ, HPJ biçiminde kendisini örgütleyen kadın ordulaşması, tüm dünya insanlığı açısından özgürlüğün ve bu uğurda destansı mücadelenin simgesi durumundadır. Ortadoğu ve Kürdistan coğrafyasında her türlü gerici, iktidarcı, devletçi, eril yapılanma ve zihniyete karşı; özgürlükçü, toplumcu, eşitlikçi ve demokratik bir zihniyet ve mücadelenin öncüsü olarak Kürt kadını, dünya ilerici insanlığına ilham kaynağı olmaktadır. PAJK’ta ifadesini bulan kadın özgürlük ideolojisi ve Jineoloji felsefik, teorik ve bilimsel açıdan kadın eksenli bir yaşamı açığa çıkartmanın güçlü bir zemini olmaktadır.

Bugün tüm dünyada özgürlüğe en yakın olan ve bunun en büyük mücadelesini yürüten Kürt kadınıdır. Elbette tüm bu gelişmelerin esas kaynağı, açığa çıkaranı ve yaratanı Önder Apo’dur. “Savaşan özgürleşir, özgürleşen güzelleşir, güzelleşen sevilir” felsefesiyle kadın ordulaşmasında, partileşmesinde ve kadın özgürlük ideolojisinin açığa çıkarılmasında Önder Apo hem teorik-fikirsel, hem de pratik-yaşamsal öncülüğü bizzat kendisi yapmıştır.

Ancak Önderliğin özgürlük felsefesini doğru özümseyen, kendisini buna adayan, bu anlamda özgürleşen ve bunun mücadelesini yürüten yoldaşların da bu gelişmelerin ortaya çıkmasında payı büyüktür. Bunlardan bir tanesi de Azime arkadaştır. Tıpkı Sara, Zilan, Beritan ve Sema yoldaşlar gibi kadın özgürlük mücadelesinin gelişmesinde ve bugünkü düzeye gelmesinde belirleyici rolü olan bir arkadaştır. Onun yarattığı ilk özgün kadın birlikleri daha sonra kadın ordulaşmasının, partileşmesinin ve kadın özgürlük ideolojisinin açığa çıkmasının zeminini oluşturmuştur.

Anısına bağlılık açısından neler söyleyeceksiniz?

1992 Güney Savaşı'nda cephe komutanı olarak Haftanin direnişinde, en ön cephede güçleri koordine eden Azime arkadaş, bu savaşta önemli bir rol oynamıştır. Botan’da gerillanın kökleşmesinde ve düşmanın büyük darbeler almasında Azime arkadaşın komuta ve savaş yeteneğinin büyük payı vardır. Kadın komutanlaşmasında öncü düzeyde yer alarak, kurduğu Özgün Kadın Bölüğüyle, Kadın Ordulaşmasının gelişmesinde büyük emeği olan Azime arkadaş, 94 baharında Botan'da Özgün Kadın Birliğinin başında savaşa katılmıştır. Aynı yıl, 9 Ekim 1994 günü düşmanın topyekün saldırıları karşısında bulunduğu Herekol alanında savaşı koordine ederken, yaşanan bir çatışmada havan atışları sonucu şahadete ulaşmıştır.

Şehadetinden bir süre sonra gerçekleşen PKK’nin 5. kongresinde ‘’PKK’nin Manevi Merkez Komite Üyesi’’ olarak seçildi. Ardından 1995’te 1. YAJK Kongresinde, “Kadın Ordulaşmasının Manevi Komutanı” olarak onurlandırıldı. Azime, Bêrîvan (Bînevş Agal), Hanım Yaverkaya, Çiçek Selcan, Rahime Kahraman, Nafiye Öz, Sultan Yavuz gibi arkadaşlar bu günkü gerillanın ve kadın ordulaşmasının ilk nüveleridir. Temel onlardır. Öz çaba onlardır. Onlar o zaman tek başlarına bir kadın ordusu gibi hareket ettiler. Onlar toplumlarına, örgütlerine, arkadaşlarına büyük güvendiler, güven verdiler.

BİNLERCE YILLIK KORKULARI BERTARAF ETTİLER

Kadının binlerce yıllık kabuğunu delip dışarı çıkmasında, varlıklaşmasında, değere dönüşmesinde kendilerini çizgi haline getirdiler. Sembolleştiler. Özgürlük imgesi oldular. Binlerce yıllık korkuları bertaraf edip, cesareti yaşanılır kıldılar. O açıdan onlar Kürdistan dağlarında fedai çizgide mücadele yürüten gerillanın zafer direnişinde ve kadın öncülüğünde zafere yürüyen mücadelemizin özgürlük ruhunda yaşıyorlar ve hep yaşayacaklar.

Son olarak şunu belirtmek istiyorum. Azime arkadaşın ailesiyle hep görüşmek, tanışmak, onlara duygularımı anlatmak istedim ama bu olanağım olmadı. O yüzden belki kendilerine ulaşır umuduyla sizin aracılığınızla bu değerli ailemize de şunları söylemek istiyorum; Azime gibi kahraman bir arkadaşı yetiştirmenin ve büyütmenin onurunu taşıyan bir aile olduğunuz için çok mutlu olmalısınız.

Bundan dolayı başınızın Cudi ve Ağrı dağları gibi yükseklerde olması gerekir. Çünkü Azime arkadaş sizin başınızı kutsal ve onurlu Kürdistan dağlarının yüceliğine yükseltmiştir. Ben de Azime arkadaşın bir öğrencisi olarak onun yaşam, kişilik ve tutumundan oldukça etkilendim. O'nun öncü kadın kişiliğinden etkilenerek, ben de yönümü Kürdistan’ın özgür dağlarına çevirdim. Bu gerçeklik benim için çok yüksek bir değer ve anlamı ifade etmektedir. Sizlerin de bu bilinçte olduğunuza inanıyor, sizleri en içten duygularla sevgi ve saygıyla selamlıyorum.