KCK'den 8 Mart mesajı: Kadın özgürleştikçe toplum ve yaşam özgürleşecek

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlayan KCK, “Kadın özgürleştikçe toplumun ve yaşamın da özgürleşeceğine inanıyoruz” mesajını verdi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle yayınladığı mesajda, küresel çaptaki kadın mücadeleleri selamlanırken “Kürt Özgürlük Hareketi olarak kadınların yanında ve mücadeleleriyle dayanışma içerisinde olduğumuzu belirtiyoruz” denildi.

Sakine Cansız (Sara) şahsında tüm kadın özgürlük mücadelesi şehitlerini de anan KCK, “Kadın özgürleştikçe toplumun ve yaşamın da özgürleşeceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

KCK Yürütüme Konseyi Eşbaşkanlığı tarafından yayınlanan mesaj şu şekilde:

“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyoruz. Kadın kurtuluşunun bütün insanlığın kurtuluşu olacağı inancıyla kadınların mücadelelerini selamlıyor, Kürt Özgürlük Hareketi olarak kadınların yanında ve mücadeleleriyle dayanışma içerisinde olduğumuzu belirtiyoruz.

İnsanlığın gelişmesi ve toplumsallaşmasında kadın doğasının, duygusunun, zihniyetinin yeri çok önemlidir. Kadının birleştirici, paylaşımcı ve toplumcu özellikleri insanın toplumsallaşmasında, toplumsal yaşamın, düşüncenin, bilginin, kültürün, sanatın gelişmesinde başat rol oynamıştır. Verdiği emekle de kadın toplumsallığın gelişmesinde öncülük etmiştir. Günlük yaşamın en temel ve en önemli işleri olmak üzere insanlığın ve toplumsallığın yararına olan bütün değerlerin, gelişmelerin ortaya çıkmasında da kadının emeği başattır. İnsan yaşamının anlam kazanması, ahlaklı ve estetik olması kadının kendinden kattığı bu duygular ve emekler sonucudur. Kısacası insan olarak varlığımızı kadına borçluyuz.

Kadın doğasının ve renginin yaşama güçlü yansıdığı dönemler aynı zamanda özgürlüğün, eşitliğin olduğu, baskı, tahakküm ve sömürünün olmadığı dönemler olmuştur. İnsanlık binlerce, on binlerce yıl boyunca bu şekilde yaşamış, yaşam özgürlük ve barış içerisinde geçmiştir.

Kadının toplumcu, özgürlükçü doğası toplumsallıktan kopmuş, özgürlük, eşitlik, barış, sevgi duygusundan yoksunlaşmış erkek tarafından hedeflenince yaşamın dengesi bozulmuş, sevgiye, barışa, paylaşıma dayalı özgürlükçü eşitlikçi yaşam ortadan kalkmıştır. Erkek egemenlikli zihniyetin geliştiği tarihten bu yana kadın sistematik baskı, sömürü ve şiddete maruz kalmıştır. Kadının maruz kaldıklarının aynısı topluma da yaşatılmış, özgürlük, barış ortadan kalkmış, savaş, şiddet, işgal, soykırım dönemi başlamıştır. Zaten kadın toplumsallığı ifade ettiğinden kadın hedeflendiğinde ve egemenlik altına alındığında toplum da hedeflenmiş ve egemenlik altına alınmış oluyor.

KADINLAR BAŞINDAN BERİ DİRENDİ

Kapitalist modernite kadın doğasını, emeğini, bedenini en fazla sömüren sistem olması itibariyle erkek egemenli zihniyetin zirvesini ifade etmektedir. Kapitalist modernite bilimi, tekniği, sanatı ve her türden düşünceyi bütünüyle cinsiyetçi kılmış, kadını düşürmenin ve sömürmenin aracı haline getirmiştir. Kapitalist modernite aynı zamanda toplumu, yaşamı azami düzeyde bozan, sömüren sistemdir. Kadına yaklaşım ile topluma yaklaşım arasındaki bağı en iyi ortaya koyan sistem kapitalist modernitedir.

Şüphesiz başlangıcından günümüze kadar kadın, erkek egemenlikli zihniyeti ve onun köleleştirici sömürücü yaşamını kabul etmemiş ve buna direnmiştir. Kadının bu itirazı ve direnişi sayesinde toplumun özgürlük bilinci ve iradesi sürekli canlı kalmıştır, İnsanlığın tarih boyunca tahakküm, sömürü ve soykırım sistemlerine karşı gelişen kesintisiz mücadelesinin özünde kadının özgürlükçü duruşu ve direnişçi tutumu vardır.

Kadının tarih boyunca hiç azalmayan, aksine sürekli gelişip büyüyen özgürlük mücadelesi çağımızda toplumun özgürlük mücadelesine öncülük eder düzeye ulaşmıştır. Her yerde kadınlar önde yürüyor, mücadeleye öncülük ediyor. Artık her yerde özgürlük ve kurtuluş mücadeleleri JIN JIYAN AZADÎ sloganı altında gelişiyor.

ÖNDER APO KADIN ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNİN GELİŞMESİ İÇİN ÇABA GÖSTERDİ

Hareketimizin ve Kurdistan devriminin gelişmesinde de kadının değiştirici ve dönüştürücü etkisi, emeği ve öncülüğü temel rol oynamıştır. Hareketimiz gücünü, motivasyonunu kadının gücünden, özgür yaşam tutkusundan almaktadır. Kurdistan devrimi kadın rengi ve öncülüğüyle gelişmektedir. Şüphesiz Kurdistan devriminin bu niteliği kazanması önder Apo’nun yaklaşımının sonucudur, Önder Apo, kadın özgürlüğünü mücadelenin eksenine almış, kadına büyük bir değer vermiş, kadın örgütlülüğünün ve iradesinin önünü açmıştır. Bu da hareketimizi ve Kurdistan devrimini farklı kılmış, kadının güçlendiği ve güç verdiği bir niteliğe kavuşturmuştur, Önder Apo, kadın özgürlük bilincinin ve mücadelesinin gelişmesi için büyük bir yoğunlaşma ve çaba içerisinde olmuştur. Geliştirdiği ideolojik ve felsefik yaklaşımlarla kadın özgürlüğünü temel alan yeni bir yaşam modeli ve paradigma geliştirmiştir. Önder Apo'nun bu katkıları bugün dünyanın her yerinde kadınlar tarafından görülmekte ve değer verilip sahiplenilmektedir. Önder Apo'nun fiziki özgürlüğü için kadınların önde yer alması, özgürlük kampanyasına öncülük etmesi bunun sonucudur. Kadınların bu tutumunu çok anlamlı ve değerli buluyor, bu anlamlı gün vesilesiyle bir kez daha bütün kadınlara şükranlarımızı sunuyoruz.

Dünyayı etkileyen Kurdistan Kadın Özgürlük Mücadelesinde binlerce, on binlerce kadın şehit düşmüştür. Bu mücadelede Sakine Cansız-Sara gibi büyük öncü ve önder kişilikler ortaya çıkmış, kadın özgürlük mücadelesinin kimliğini ve karakterini oluşturmuştur. Önder Apo, kadın özgürlük mücadelesi Sakine'nin-Sara'nın mücadelesidir, belirlemesinde bulunmuştur. Kurdistan kadın özgürlük mücadelesinin evrenselleşmesinde de büyük bir rol oynayan Sakine-Sara yoldaş şahsında tüm kadın özgürlük şehitlerini saygı ve minnetle anıyoruz. Kadın özgürleştikçe toplumun ve yaşamın da özgürleşeceğine inanıyoruz. Bu inançla bütün dünya kadınlarının 8 Mart’ını bir kez daha kutluyor, mücadeleleriyle dayanışma içerisinde olduğumuzu belirtiyor, kendilerine üstün başarılar diliyoruz.”