'Rojava, başka bir dünyanın mümkün olduğunu gösteriyor'

Britanya’dan Rojava’ya gelen kadın heyetinde yer alan İskoçyalı aktivist Sarah Glynn, başka bir Dünyanın mümkün olduğunu ve bunun örneğinin Rojava olduğunu ifade etti.

Kongreya Star’ın "Kadınlar Efrîn için ayakta" kampanyası çerçevesinde dünya kadınlarına yaptığı çağrıya cevap olarak Britanya’dan Rojava’ya gelen kadın heyetinde İskoçyalı aktivist Sarah Glynn yer aldı. Glynn, Britanya’ya dönmeden önce Rojava ziyaretinde etkilendiği noktaları ve ülkesinde Efrîn direnişiyle dayanışmak amacıyla yapacaklarını ANF'ye anlattı.

Rojava’da ilk ve en çok dikkatini çeken şeyin insanların yüzlerindeki gülümseme olduğunu dile getiren Sarah Glynn, "İnsanların burada olmaktan ve bu özgür yaşamdan duydukları mutluluk yüzlerinden okunabiliyor. Ben bu konuda çok yazı yazmıştım, bu yazılarımın buradaki durumu yansıtıyor olduğunu görmekten mutluluk duydum" dedi.

'ÖCALAN’IN YARATTIĞI ETKİNİN DERİNLİĞİNİ GÖRDÜK'

Devrimden sonra ortaya çıkan kendini ifade etme alanından çok önce Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fikirlerinin yalnızca gençleri değil bütün kesimleri etkilediğini görmenin çok önemli olduğunu dile getiren Sarah Glynn devamla şunları vurguladı: "Bu kadar kısa sürede bu kadar büyük toplumsal değişimin yaşanmış olması gerçekten çok etkileyici. Kafamda çok daha fazla soru uyandı, bu soruları cevaplayabilmek için daha çok insanla konuşmam gerektiğini hissediyorum."

Sarah Glynn başka bir dünyanın mümkün olduğunu ve bunun bir örneğinin de Rojava olduğunu ifade ederek, "Bilindiği gibi İskoçya da bağımsızlık istiyor ancak bunun eski gibi olmasını istemiyoruz. Sistem değişikliği ihtiyacı artık herkes tarafından bilinen bir şey. Başka bir dünya mümkün evet, ancak bunun örnekleri de gerekiyor. Rojava’ya bakabilir ve burada gerçekten bir şeyler inşa edildiğini görebiliriz" şeklinde konuştu.

'KAPİTALİSTLEŞMEYE ENGEL OLMAK ÖNEMLİ'

Ulus devletlerin Rojava'daki demokratik sistemi desteklemeyeceklerini bildiklerinin altını çizen Sarah Glynn, "Sürekli daha fazla sayıda insanı bu konuda duyarlı ve bilinçli hale getirmek çok önemli. Biliyoruz ki devletler bu demokratik sistemi asla desteklemeyecekler. Ancak işçi sınıfı neler olduğunu idrak edebilir ve "Bu iyi bir şey, bunun yok edilmesine izin vermeyeceğiz ve beraberce inşa edeceğiz" diyebilir. Bu sayede de hareket uluslararası bir nitelik kazanacaktır" dedi.

Kısa bir ziyaretin Rojava’daki sistemin nasıl çalıştığını tam olarak anlaşılmasına yetmeyeceğini ama Rojava’da gördüğü en umut verici şeyin insanların başarabileceklerine dair inançları ve kendilerine güvenleri olduğunu söyleyen Sarah Glynn şunları dile getirdi: "Yine buradaki sistemin kapitalistleşmesine izin vermemek için bir direniş var, şirketlerin buraya nüfuz etmesine engel olmak çok önemli faaliyetler yürütülüyor. Ben de barınma hakkı konusunda çalışmalar yürütüyorum. Ev fiyatlarının ve kiraların denetlenmesi fikrini çok yerinde buluyorum. Başka yerlerde yaşayan ve bu konuyu dert edinen insanların da ilham alabilecekleri bir uygulama bu.

Şu anda buraya karşı uygulanan ambargo birçok şeye engel teşkil ederken bir yandan da dışarıdan gelebilecek sömürü tehlikesini aslında ortadan kaldırıyor. Kapitalist rekabete yer bırakmayan bir yapı oluşmuş oluyor. Umarım buradaki kurumlar da bu konudaki çalışmalarında başarılı olur ve sistemin burayı sömürmesinin önüne geçmeye devam edebilirler."

'KOBANÊ ŞEHİTLİĞİ VE EFRÎN ETKİLEYİCİ'

Kobanê’de gördüğü şehitlikten ve Efrîn'e ilişkin duyduklarından çok etkilendiğini belirten Sara Glynn, "Kobanê'nin özgürleştirilmesinden sonra şehit düşen çok insanın mezarı vardı. Kobanêli olup da başka yerlerin özgürleştirilmesi sırasında ölen birçok insan var. Bu da insanların ne kadar büyük bedeller ödediğini ve ne kadar özveriyle uğraştıklarını gösteriyor. Yine Efrîn'i de daha evvel görmemiş olmaktan büyük bir üzüntü duyuyorum. Herkes Efrîn'de birçok şeyin çok daha gelişmiş olduğunu, demokratik yapıların çok güçlü olduğundan bahsediyor. Umarım Efrîn en kısa zamanda geri alınabilecektir" diye konuştu.

'TÜRKİYE’Yİ BOYKOT ETMEK ÖNEMLİ'

İnsanları Efrîn’in işgalden önceki durumu ve oradaki demokratik yapılanma hakkında bilinçli hale getirmenin çok önemli olduğuna değinen Sarah Glynn, son olarak şunları dile getirdi: "Bu belki insanların Türk devletinin aslında nasıl bir devlet olduğu konusunda bilinçlenmesine yardım edebilir. Duyurmak öncelikli olarak çok önemi bir iş olacak. Burada neler yaşandığını anlatmak ve Türk devletinin ne kadar büyük bir tehdit oluşturduğu konusunda insanları bilinçlendirmek gerekiyor.

Türkiye'yi boykot etmek gerçekten önemli, bu kampanyayı bir süredir tartışıyorduk. Artık burayı birebir görmüş olduğum için farklı bir şekilde konuşabilme şansım olacak, yalnızca okuduğum duyduğum şeylerden değil gördüklerimi de anlatabileceğim. Tek bir ziyaret ile sınırlı kalmayan, burada tanıştığımız insanlarla iletişimi devam ettirebilmek de önemli."