Kevana Zêrîn Rojava, Bölek’i andı

Ölüm orucunun 288’inci gününde yaşamını yitiren Grup Yorum üyesi Helin Bölek’i anan Kevana Zêrîn Rojava Kültür Sanat Hareketi, “Helin Bölek arkadaşında dile getirdiği gibi, direnmek tek başına yetmez, direniş örgütlülük ile ancak güç olabilir” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan Kevana Zêrîn Rojava Kültür Sanat Hareketi, şunları belirtti: “Tarihte yaşamı ve adaleti örgütleyen, vicdanı diri tutan güç her daim, halkın ozanları ve stranları olmuştur. İnsanlık olarak varoluşumuzu halk ozanlarımıza borçluyuz. Bizlere, nerden geldiğimize, kim olduğumuza ve nereye gideceğimize dair en yalın ve hakiki olarak yol gösterenler onlar olmuştur.

Ondandır ki, halkın ozanları, halkın savaşçıları, halkın savaşçıları halkının ozanları ola gelmiştir. Nesimi’den, Pir Sultan’a; Hasret Gültekin’den, Muhlis Akarsu ve Edibe Sulari’lere; Hozan Mizgîn’den (Gurbet Aydın) Delila’ya, Hozan Serhad’a, dengbej Viyan Peyman’a ve daha nicelerine kadar, her biri sanatçı kişiliklerini devrimci kişilikleri ile halklarının hizmetine sunmaktan geriye kalmamışlardı. Asla haram ve haksızlığa bel bükmemiş, dil olmamış, her daim hak inancı ile yol’a yürümüş evliyalaşmışlardı. Bizler kadim Anadolu halkları olarak da böylesi bir gelenek ve mirastan geliyoruz. Bugün bu miras ve geleneğin ardılı olarak devrim sanatının sesi olan Grup Yorum Solisti Helin Bölek arkadaşımız da bu kervana katıldı. Öncelikle anısı önünde hürmet ile eğilir, başta ailesine, halklarımıza ve tüm sevenlerine baş sağlığı diliyoruz.

Halklar var olduğu müddetçe, devrimci halk sanatı da asla susmaz; dilden dillere, gönülden gönüllere, bir kıvılcım, bir tohum olarak ekilip, serpilmeye ve nihai özgürlük zamanında meyve vermeye duracaktır. Bizler tarihi mirasımızdan öğrendik, diz çökmemeyi, direnmeyi. Ancak bir kez daha Helin Bölek arkadaşında dile getirdiği gibi, direnmek tek başına yetmez, direniş örgütlülük ile ancak güç olabilir.

İşte o zaman bu zalim Dehak güruhlarını yenebiliriz. Helin Bölek ve arkadaşları, en temel insani hak olan özgürce şarkılarını söylemek, halka ulaşmak, düşünce özgürlüğü talepleri için, açlık orucu direniş eylemine başladılar. İşte tam da burada Helin Bölek arkadaşın bir vasiyet olarak artık anlamamız gereken şu söylemi çok önem kazanıyor: ‘Sadece açlık direnişi değil, açlıkla beraber bu süreci örmek ve örgütlemek temelindedir kazanım. Kazanımları getirecek olan örgütlülüktür.’ Yine devamla; ‘Bu sürecin yükü sizin omuzlarınızdadır’ dedi.

Örgütlülük her daim kazandırmıştır. Bugün eğer Helin Bölek arkadaşımızı kurtaramamış, haklı direnişini özgürlük ile taçlandıramamış isek bu en başta örgütlülüğü geliştiremeyişimizden ve pasif kalışımızdan kaynaklıdır. Bu ölümün vebali tüm sevenlerinin, dinleyenlerinin ve aynı davaya baş koyan halkınındır. Çünkü, Helin Bölek arkadaşı, devlet diktatöryası değil, yaşanan bu sessizlik ve örgütsüzlük öldürdü. Başka canlar ölmesin ve faşist diktatörlük yıkılsın istiyor isek, her şeyden önce devrimci, demokrat, sosyalist halklar cephesinde özellikle sanatın kaynaştıran devrim cephesinde birleşelim. Helin Bölek sanatçı kadın kimliği ile, bugün hepimizi bir kez daha bu minvalde birleştirdi. O, devrim şarkılarının turnası oldu. Tek bir ses, tek bir nefes olarak çok sesli ve renkli halkların devrim ve özgürlük şarkılarını söylemeyi bizlere bıraktı.

Çünkü, Helin Bölek arkadaşımız, direnişi ve şahadeti ile bize bir kez daha hakikat yolunun örgütlü direniş ile olacağını gösterdi. Hakikat yolunun yolcuları olmak istiyorsak; muhalif değil, devrimci; tek değil, örgütlü birlik olmamız gerekiyor. Türkiye tarihinde pek çok açlık grevi, ölüm orucu direniş eylemleri gerçekleştirildi. Ve her defasında başarıya götüren, halk ile birlikte vücut bulan örgütlü direnişler oldu.

Bizler Kevana Zêrîn Rojava kadın kültür sanat hareketi olarak, Helin Bölek arkadaşın direniş ve sanatını örgütlülük temelinde özgür yarınlara taşıracağımıza söz veriyoruz. Rojava devriminin bir kadın devrimidir. Kadın örgütlü, komünal direnişin özsuyu olarak Rojava’da büyük bedellerle, örgütlü bir şekilde yeniden mayalandı. Rojava devriminin sanatı, Şehid Viyan Peyman arkadaşımızın sesinde dengbejlik olarak tarihe nakşedildi. Zulüm bir kez daha örgütlü direniş ile dengbejlik tadında boğuldu Rojava’da. Ve bugün aynı zulüm, bir kez daha Helin Bölek arkadaşımızın inançlı direnişinde, boğuldu. Kazanan Helin oldu. Çünkü diz çökmedi. Ve eğer Helin’in direnişini örgütlü eyleme dönüştürürsek hepimiz kazanacağız. Bizler, Kürt kadınları olarak, örgütlülüğün ne demek olduğunu, kendi özgürlük mücadelemizde çok yakıcı yaşadığımızdan, Helin Bölek arkadaşın özellikle dikkat çektiği örgütlü olma halinin hayati önemine tekrar vurgu yaparak, anısının mücadelemize ışık olacağını belirtiyoruz. Helin Bölek arkadaşımız, kadın sanatçı duruşu, özü ve direnişi ile Mezopotamya halklarının, ozanlarının içinde her daim yaşayacaktır.”