Amed 78'liler Derneği, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan tecride ilişkin dernek binasında basın açıklaması düzenledi. “Tecrit öldürür, birlik yaşatır (Tecrîd Dikuje, Hevgirtin dide jiyandin)” pankartın açıldığı toplantıya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed milletvekilleri Dersim Dağ ve Remziye Tosun, HDP İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan ve dernek yöneticileri katıldı. Kürtçe açıklama yapan dernek yöneticisi Rıfat Roni, "AKP-MHP hükümeti de kendinden önceki hükümetler gibi ve eski devlet yetkilileri gibi ayrımcılıkta, inkâr, yok sayma, tecrit ve izole etmede ısrar ediyor” dedi.

‘ÖCALAN'IN SÖZLERİ ÇÖZÜM GETİRİR'

Roni 2012, 2016, 2018 ve 2019 yıllarında siyasi tutsaklar tarafından başlatılan açılık grevlerinin Öcalan’ın tek bir sözü ile sonlandırıldığını belirterek, Öcalan’ın kritik süreçlerde çözüm çabalarına devam ettiğine dikkat çekti. Kürt sorununun çözümünde Öcalan’ın baş aktör olduğunu belirten Roni, Öcalan’ın 27 Temmuz 2011 yıllından 2 Mayıs 2019 yıllına kadar avukatları görüşülmediğini ve tecridin hâlâ sürdüğünü ifade etti.

'ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER AYAKLAR ALTINDA'

Kürt siyasetçilere yönelik tecridi de hatırlatan Roni, şunları kaydetti:
“Biz Diyarbakır zindanını gören, yaşanan ve askeri darbeye şahit olan 78’liler olarak,  tutukluların haklarının ihlal edilmesini, sağlık durumlarını, hasta tutuklu sayılarını ve tutuklalar üzerinde yürütülen tecridi dikkatle izliyoruz. İnsan hakları kurumlarını raporlarına göre, cezaevlerinde birçoğu ağır olmak üzere bin 300 aşkın hasta tutuklu var. 2 bini aşkın tutuklu da, 25-30 yıldır tutukludurlar. Ve bırakılmaları gerekiyor. Fakat infazları yakıldığı için ağır şartlarda tutulup serbest bırakılmıyorlar.  Bu uygulamalarla AKP-MHP yönetimi hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmeleri ayaklar altına alıyor. Özellikle de tutukların hakları ile ilgili sözleşmeler ayaklar altına alınıyor. Bu uygulamalar halklar arasında acı ve kırılma yol açıyor. Bu acı kırılmaların yaşanmaması, ortadan kalkması için 78’liler girişimi olarak devlet yetkililerine çağrıda bulunuyoruz."

'GÖRÜŞME KOŞULLARI YARATILMALI'

Uluslararası sözleşmelere göre tutsakların hukuki şartları, sağlık ve infaz durumlarının düzeltilmesi gerektiğini belirten Roni, “İmralı ve tüm cezaevlerinde yürütülen tecrit bir an önce durdurulsun.  Çözüm için görüşme koşulları yaratılsın. Çözüm masası yeniden kurulsun. Ve kalıcı ve onurlu bir barış için müzakere ve görüşme süreci başlatılsın. Tecrit insanlığa karşı suçtur. Birlik ve yardımlaşma ile tutuklular üzerindeki tecrit durdurulana kadar tecride karış mücadeleye devam edeceğiz” diye kaydetti.