Örenç: Doktor eksikliğinin nedeni OHAL ve KHK

Van YYÜ Dursun Odabaşı Tıp Merkezi'nde doktor eksikliğinin temelinde genel sağlık politikaları olduğunu belirten SES Van Şube Başkanı Sezer Örenç, OHAL ve KHK rejimiyle çok sayıda sağlık emekçisinin ihraç edildiğine dikkat çekti.

Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaş Tıp Merkezi, Kürdistan'ın en önemli hastanelerinden biri olarak faaliyet yürütüyor. Hastanede Van’ın yanı sıra Hakkari, Bitlis, Muş, Ağrı ve Iğdır ile birlikte 2 milyonu aşan bir nüfusa hizmet veriliyor. Her gün binlerce hasta sağlık hizmetinden yaralanmak için Dursun Odabaş Tıp Merkezi’ne gidiyor. Vatandaşın sağlık hizmeti için gittiği Dursun Odabaşı Tıp Merkezi’nde doktor ve sağlık personeli sıkıntısı yaşarken, hastanede tıbbı cihazların ise yetersiz olduğu belirtiliyor. Bir hastanın, hastanede tedavi olmak için bir ay önceden sıra alması gerekiyor.

Kış ayları ile Van ve ilçelerinde bulaşıcı hastalıklarda artış olmasına rağmen YYÜ Dursun Odabaşı Tıp Merkezi'nde Kadın doğum, çocuk servisi, nöroloji ve KBB (kulak-burun-boğaz) servislerinde doktor sıkıntısı yaşanıyor. Tedavi için hastaneye giden vatandaş, 'Birimlerimiz hizmet vermemektedir' yazılı ilanlarla karşılıyor. Vatandaş tedavi olamadan hastaneden ayrılmak zorunda kalıyor.

SİSTEM SAĞLIK ÇALIŞANLARINI ÖZEL SAĞLIK KURUMLARINA İTİYOR

Sağlık emekçilerinin sayısındaki yetersizliğin birçok nedeni olduğunu söyleyen Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Van Şube Eş Başkanı Sezer Örenç, eksikliğin temelinde genel sağlık politikaları olduğunu söyledi. "2008’den bu yana yürürlüğe konulmaya çalışılan, adına “sağlık reformu” dedikleri, bizim, “sağlıkta yıkım” olarak adlandırdığımız, toplumsallıktan uzak, özelleştirme ve performans sisteminden beslenen dayatma sistem mevcut. Bu sistemin, beraberinde getirdiği iş yükü ve angarya, hekimleri kamuda çalışmaktansa özel sağlık kurumlarına itiyor.

Bununla birlikte OHAL ve KHK rejimiyle çok sayıda sağlık emekçisi sorgusuz sualsiz, yargısız ve haksız bir şekilde kamudan ihraç edildi. OHAL sürecinin başlamasıyla birlikte, kamudan ihraç edileceği endişesiyle çok sayıda hekim istifa ederek, özel sağlık kurumlarına yönelmek zorunda kaldı. Kısacası, OHAL ve KHK’ler süreci, kamudan ihraç edilmeyen kamu emekçilerine de kamudan ayrılma dayatıldı" konuştu.

HASTA SAYISI ÇOK FAZLA

Kamuya getirilen güvenlik soruşturmalarından dolayı genç sağlık emekçilerinin güvenlik soruşturmalarından geçemediğini hatırlatan Örenç, "Azımsanmayacak sayıda genç sağlık emekçisi de güvenlik soruşturmalarından geçemeyeceği kaygısıyla atama başvuruda bulunmadı. Bu durum, kamuda oluşan kadro boşluğunun devam etmesine sebep oldu.

Oluşan tablo içerisinde, başta hekimler olmak üzere, sağlık emekçilerinin kamudaki nicel yetersizliği, ne yazık ki kaçınılmaz bir son olarak karşımıza çıkmaktadır. Kaldı ki, mevcut sağlık sisteminde hekim sayısı arttırılsa da sağaltım hizmetlerinde olum bir ivme kazanılması çok olası görülmüyor. Hekim sayısının azlığıyla birlikte, hasta sayısının çokluğu nedeniyle, hastanelerde birçok serviste doktor eksikliği olarak karşımıza çıkmaktadır" dedi.