Atanamayan öğretmen çobanlık yapıyor

Edebiyat öğretmeni Halil Eren, atanamadığı için doğduğu köyde çobanlık yapıyor.

Yeni eğitim- öğretim yılında, on binlerce öğretmen adayı, güvenlik soruşturması, sözleşmeli öğretmenlik ve ücretli öğretmenlik kurallarıyla engelleniyor. Bitlis’in Tatvan ilçesine bağlı Oneq köyünde yaşayan Halil Eren de bu öğretmenlerden.

Eren’in öğretmen olmak istiyordu ve dört yıllık lisans programını başarıyla bitirdi. Atanamayan Eren, köyüne dönüp çocukluk mesleği olan çobanlığa devam ediyor. Eren, “Ben bu köyde doğdum. Çocukken başka köylere okula giderdik, döndüğümüzde de hayvanları otlatırdık. Diğer öğrenciler gibi dershaneye gitme fırsatım olmadı. Dağlarda, tepelerde hayvanları otlatırken kayalıkların üzerinde sınava hazırlandım” diyor. Beş yıl önce Edebiyat Öğretmenliği atamalarında artış ve talep olduğunu kaydeden Eren, şunları söylüyor: “Öğretmenlik mesleği Türkiye’de kara borsa gibi. Birkaç yıl önce rağbet görüyor birkaç yıl sonra ise boşuna okuyormuşsunuz gibi oluyor. İnsanlara hayal kurmayı yasaklıyorlar sanki.”

Türkiye eğitim sisteminin sürekli insanları yarıştırdığını ve bu yarıştan kimsenin galip gelmediğini kaydeden Eren, ciddi bir gelecek kaygısı olduğunu ifade ediyor.

“Çoban olmanın bir sürü iyi yanı var elbette. Çobanlığı ve çoban olmayı yerdiğim için söylemiyorum, ancak öğrencilerim olsun, onlara edebiyatı sevdirmek için yıllarca dirsek çürüttüm. Ancak yaptığım işten de gücenmiyorum“ diyen Eren, yaşamına doğduğu köyde devam edeceğini belirtiyor.