Baaslılaştırma ve Araplaştırma politikaları yeniden başladı!

Kerkük’ün Daquq ilçesine bağlı Talabani bölgesi yeni bir işgal ve Araplaştırma tehdidiyle karşı karşıya. 

Ahmed Hasan el-Bekir ve Saddam Hüseyin döneminde bölgeye yerleştirilen ve Baas rejiminin yıkılması ardından bölgeden kaçan Araplar, 16 Ekim 2016 Kerkük işgalinin ardından tekrar bölgeye dönerek, Kürtlere ait olan tarla ve toprakları işgal etmek istiyor. Bölge halkı bunun tekrar bir Baaslaştırma ve Araplaştırma politikasının devamını olduğu düşüncesinde. 

Ahmed Hasan el-Bekir ve Saddam Hüseyin döneminde bölgenin Araplaştırması politikası çerçevesinde Kuveyt’ten sınır dışı edildikleri belirlenen ve daha sonra Baas rejiminin kendilerini kimlik sahibi yaptığı kişiler bölgeye yerleştirildi. Kürtlerin toprak ve tarlaları bu kişilere verildi. Bölgede o dönemden beri devam eden problemler günümüze kadar devam etti. Geçen ay bu nedenlerden kaynaklı İngice köyü sakinleri ile Araplar arasında çatışma yaşanmıştı. 

ANF olarak bölgede meydana gelen olayları yakından görmek amacıyla Daquq’tan 10 kilometre uzaklıkta bulunan ve Talabani bölgesi olarak bilinen İngice köyüne gidip köy sakinleriyle görüştük. Köy 500 yıl önce Osmanlılar zamanında Kürtler tarafından inşa edilmiş. 

‘TARLALARIMIZI İŞGAL ETTİLER'

Bölgede meydana gelen olaylara ilişkin ANF’ye konuşan İngice köyü sakinlerinden Çiftçi Hiwa Tahir, “Kürtler bu bölgede eskiden beri bulunuyorlar. Ahmed Hasan el-Bekir ve Saddam Hüseyin rejimine kadar bu bölgede Kürtler yaşıyordu. Fakat ardından kimliksiz Arapları buraya yerleştirerek, toprak ve tarlalarımızı onlara verdiler” dedi.

Hiwa Tahir konuşmasının devamında, “30 yıldır, yani 1973 yılından 2003 yılına kadar, tarlalarımızı işgal edip kendileri için ekip biçtiler. Baas rejiminin yıkılmasının ardından, bölgedeki Araplar kaçtı. Toprak ve tarlalar eski sahiplerine kavuştu. Fakat 16 Ekim 2016 olaylarının ardından kaçan kişiler tekrar döndü. Baas rejiminin onlara tanıdığı imkanları şimdi yeniden elde etmek istiyorlar. Tekrar topraklarımızı ele geçirmek istiyorlar” ifadesinde bulundu. 

'VALİ BAASLAŞTIRMA VE ARAPLAŞTIRMA SİYASETİ PEŞİNDE'

Hiwa Tahir, Kerkük’e vekaleten atanan Rekan Seid Ciburi’nin Daquq bölgesinin Araplaştırılması politikasını güttüğünü belirterek, “Bunun için bir program hazırlamışlar. Kerkük İl Meclisi üyeleri resmi olarak görev ve çalışmalarını yürütmüyorlar. Yapılacak seçimlerle yeni bir meclis oluşturmak istiyorlar. Meclisin görev ve yetkilerini kullanmamasıyla bölgede oluşturulmaya çalışılan Baaslaştırma ve Araplaştırmaya hizmet ediliyor” şeklinde konuştu. 

'BELGELERE RAĞMEN İŞGAL PEŞİNDELER'

Bölge sakinlerinden Çiftçi Tayyip Hemid ise konuya ilişkin, “Irak hükûmeti 2003 yılında topraklarımızı işgal eden Araplara eski yerlerine dönmeleri için onlara tazminatlar vermişti. Buna ilişkin elimizde belgeler var. Fakat buna rağmen kanunsuz bir şekilde topraklarımızı işgal etmeye devam etmek istiyorlar” dedi. 

‘HALKIN DA CAN GÜVENLİĞİ TEHLİKEDE DEĞİL Mİ?’

Kerkük İl Meclisi üyelerini bu konuda duyarsız olmakla suçlayan Hemid şöyle devam etti: “Kerkük’e dönersek can güvenliğimiz tehlikeye girer diyorlar. Peki, Kerkük halkının can güvenliği tehlikede değil mi?”

‘SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİRMEZLERSE…’

Başka bir İngice köyü sakini Tahir Bekir ise şöyle konuştu: “Eski Irak rejimi her 10 yılda bir nüfus sayımı yapardı. 1927’den 1967 yılına kadar yapılan tüm nüfus sayımlarında İngice Kürtlere ait bir köydü. Buradaki toprak ve tarlalar Kürtlerindi. Fakat iktidar sürekli Kürtlerin bölgede kalmaması için çalışmalar yaptı. Bugün toprak ve tarlalarımızı ele geçirenler daha önce Kuveyt’te kalıyorlardı. Kimliksiz oldukları için Kuveyt devleti onları sınır dışı etti. Bunlar Arap bile değillerdi. Fakat Saddam Hüseyin, Kürtleri Araplaştırmak için onlara kimlik verip bu bölgeye yerleştirdi."

Bekir, konuşmasının sonunda şunları belirtti: “Siyasi tarafların bu bölgedeki Kürtlere sahip çıkması gerekir. Eğer çıkılmazsa buradaki halk kendilerini bölgenin sahibi olarak görecek haklardan mahrum kalacaklar.”