Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Genel Merkezi, 27 Şubat'ta Amed'de yaptığı Parti Meclisi (PM) toplantısının sonuç bildirgesini açıkladı.

'EFRÎN'DE DİRENİŞ KAZANIYOR'

Sonuç bildirgesi şöyle:

"Toplantımız Kürdistan’da politik ve örgütsel durumu değerlendirmiş, Eş Genel Başkanımız Mehmet Arslan’ın rehin alınmasıyla devam eden siyasi soykırım operasyonlarına karşı mücadeleyi yükseltme kararı almıştır.

Ortadoğu’da ulus devletlerin bir bir çöktüğü, sınırların yeniden şekillendirilmeye çalışıldığı bu dönemde AKP ve MHP faşizminin işgal amaçlı saldırılarına karşı Efrîn halklarının direnişi 40. gününü geride bıraktı. AKP-MHP faşizmi ilk günden beri, Suriye’de çeteler ile birlikte Rojava devriminin kazanımlarını tasfiye etme ve uluslararası komployu sonuca götürmeyi amaçlamıştır. Ancak bu hesapları dün Kobanê’de olduğu gibi bugün de Efrîn halkının büyük direnişiyle daha ilk adımda boşa çıkarılmıştır. 'Üç gün, bir haftada orayı yerle bir edeceğiz, bitireceğiz' dedikleri Efrîn’deki savaş, bir aydan fazladır güçlü bir direnişle devam ederken, faşist sömürgeci güçler ise bir kez daha bataklığa saplanmıştır. Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren emperyalist güçler Efrîn direnişi ile birlikte Kürt halkının demokratik ulus ve demokratik modernite perspektifi karşısında bir kez daha yenilecektir.

TUTSAKLAR SELAMLANDI

15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) nedeniyle cezaevlerindeki koşullar, tutuklu ve hükümlüler açısından kötüye gitmeye devam ediyor. Dış politikasıyla ülkeyi giderek derin bir kaosun içerisine sürükleyen AKP - MHP faşizmi intikamını Kürt siyasi tutsaklara dayatılan işkence ile almaya çalışmaktadır. Sürgün, tecrit, tek tip elbise ile siyasi tutsakların iradesini teslim almak isteyen AKP - MHP faşizmine karşı arkadaşlarımız ’Bedeli ne olursa olsun’ direnecektir. DBP olarak cezaevlerinde yaşanan bu hak ihlallerinin, işkencelerin ve insanlık dışı uygulamaların derhal son bulmasını talep ediyor, direnen arkadaşlarımızın sesine ses olacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz.

'8 MART DİRENİŞİ NEWROZ'A KÖPRÜ OLACAK'

Kadınlara yönelik saldırılar, erkek-devlet şiddeti tarafından durmadan devam etmektedir. Cinsiyetçiliği ve milliyetçiliği kendi iktidarını meşru kılmak için kullanan AKP, savaş politikalarıyla çocuk istismarlarını kendi eliyle meşrulaştırma çabasından vazgeçmemiştir. Gündelik hayatı düzenlemeye çalışan dinci, cinsiyetçi ve milliyetçi AKP faşizmi, kadın katliamlarının ve çocuk istismarlarının asıl sorumlusudur. Tüm bu toplum kıyımına karşı, Kadınlar demokratik cephenin ve faşizme karşı mücadelenin özneleri olarak 8 Mart’ta alanlarda olacaktır. AKP’nin cinsiyetçi, ayrımcı, nefret ve savaş politikalarına karşı direnen kadınlar özgür ve eşit yaşamın savunucularıdır. Türkiye’nin ve Kürdistan’ın birçok ilinde 8 Mart öncesi oluşturulan kadın platformları ve 8 Mart girişimlerinin çalışma ve etkinliklerine DBP olarak tüm gücümüzle katılarak çalışmalar yürütülecektir. 8 Mart’ta kadınların başlatacağı direniş Newroz’a köprü olacak ve tüm toplumların özgürlük inancını ve direnişini yükseltecektir."