HPG’den Nurcan Karakaya ve bebeğine ilişkin açıklama

HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG-BİM), Temmuz ayı sonunda Nurcan Karakaya adlı kadın ve bebeğinin ölümüne ilişkin açıklamada bulundu.

HPG-BİM, Yüksekova’da patlama yaşandığı iddia edilen 31 Temmuz günü sözkonusu alanda şiddetli çatışmalar yaşandığını ve buranın bir “savaş bölgesi” olduğunu belirtti.

Sivillere yönelik hiçbir şekilde kasıtlı bir eylemlerinin olmadığının altını çizen HPG-BİM, Türk medyası ve yetkililerinin aynı bölgede öldürülen 27 askerden neden bahsetmediğini sordu. Açıklamada, sivillerin öldüğü patlamanın henüz doğrulamadığına dikkat çekilirken, bir kaza ihtimaline vurgu yapıldı.

ÖLDÜRÜLEN 27 ASKERDEN NEDEN BAHSEDİLMİYOR?

HPG-BİM’in açıklaması şöyle:

“31 Temmuz günü Nurcan Karakaya isimli bir kadın ve bebeğinin Hakkari’nin Gever (Yüksekova) ilçesine bağlı askeri yasak bölgede bulunan Susak (Şuşatkê) üs bölgesinde gerçekleşen bir patlama sonucu yaşamını yitirdiği TC yetkilileri ve basını tarafından günlerdir işlenmektedir. Söz konusu bölge sürekli çatışmaların yaşandığı bir savaş bölgesidir. Kadın ve çocuğunun yaşamını yitirdiği iddia edilen günlerde, bölgede yaşanan çatışma ve eylemlerde en az 27 asker öldürülmüştür. Otuz yılı aşkındır devam eden savaşımızda sivil insanlar hiçbir zaman hedefimiz olmadığı gibi bugün de sivil insanlar hedefimiz değildir. Aynı şekilde kadın ve çocuğun öldüğü olayda da bu insanlar gerillamızın hedefi olmamış, eğer böyle bir şey yaşanmışsa da kesinlikle yanlışlık sonucu yaşanmış bir durumdur.

KAZA İHTİMALİ

Ancak o kadar askerin öldüğü bir savaş alanında sadece ‘eğer doğru ise’ kaza ile yaşanan bir olayı TC medyasının bu kadar öne çıkarması, diğer ölen askerlerden bahsedilmemiş olması ve her bu olayı tamamen psikolojik savaş kapsamında ele alıp, toplum üzerinden algı yaratma çabalarının manidar olduğu herkesçe bilinmelidir. Yaşanan bir olay üzerinden geliştirilen psikolojik savaş propagandasıyla AKP-MHP faşizminin Kürdistan’da gerçekleştirdiği katliamlar meşrulaştırılmak istenmektedir ve bu tür özel savaş saldırılarına karşı tüm çevreler duyarlı olmalıdır.”