Kürdistan Halk İnisiyatifi: Yarın Amed’de yaşamı durduralım

Erdoğan’ın yarın Amed’e gelecek olmasına ilişkin açıklama yapan Kürdistan Halk İnisiyatifi, “Amed’de Erdoğan’a yer olmadığı gösterilmeli; geldiğine bin pişman olmalıdır. Kimse sokağa çıkmamalı" dedi.

Kürdistan Halk İnisiyatifi, Türk Cumhurbaşkanı, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın Amed’e gelişine ilişkin yazılı açıklama yaparak, halkı yarın yaşamı durdurmaya çağırdı.

Kürdistan özgürlük mücadelesinin, devrimler içinde devrim yaparak, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın perspektifleriyle Ortadoğu halklarının yegane umudu olduğunun belirtildiği açıklamada, şöyle denildi:

'ORTADOĞU'NUN ÇÖZÜMÜ KÜRDİSTAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜYLE MÜMKÜN'

“Statükocu ulus devletler ve emperyalist güçlerin çözümsüz politikalarına karşı halkları özgürlüğüne götürecek strateji ve politikalarıyla 3. güç olarak özgürlük mücadelemiz, her sahada zaferler yaratıp halkların gerçek baharına vesile olmaktadır. Bu durum, statükoyu derinden sarsmış, ecel haliyle her türlü yola başvurmasına neden olmuştur. En büyük gayeleri çözümsüzlüğün devam etmesi, halkların uyanarak özgürlüklerine kavuşmalarını engellemektir. Ortadoğu’nun çözümü Kürdistan’ın özgürlüğüne kavuşmasından geçmektedir. Bunun içindir ki Kürt ve Kürdistani olan her şey ölüme mahkûm edilmek istenmiştir."

Açıklamada, 7 yıl önce Arap Baharı'nda Ortadoğu ülkelerine müdahale edilerek bölgenin kan gölü ile halklar mezarlığına dönüştürüldüğünün hatırlatıldığı açıklamada, şöyle devam edildi:

“Buna paralel olarak da Suriye de bataklık haline geldi. Bu zor koşullarda da Kürdistan özgürlük mücadelesi, Suriye’deki halklarla birleşip çözüm gücü olmayı başarmıştır. Bunu hazmedemeyen sömürgeci güçler, oluşturdukları ve eğitip donattıkları çeteleri ile saldırıya geçtiler. Serêkaniye de El- Kaide, Kobanê’de ise DAİŞ çeteleriyle saldırdılar. Bu saldırıların Türkiye’de örgütlenip ve pratiğe geçirildiği herkesin bildiği bir durumdur. Bu saldırılar büyük fedâkarlık ve fedailik ruhuyla boşa çıkarıldı. Kazanan halklar oldu. En son Reqa zaferi ile DAİŞ’in yenilmesiyle kendi adına savaştıracak güç bulamayan faşist AKP-MHP ve CHP diktatörlüğü, savrulmuş, dağılmış bütün çeteleri kendi terörist ordusu ile birleştirip Efrîn’e işgal seferini başlattılar. Temel amaçları başta Kürtler olmak üzere halkların beraber barış içinde kendi kendini yönettiği ve Suriye’de çözüm modeli haline gelen demokratik öz yönetimi ortadan kaldırmadır."

‘EFRÎN’DE YÜZ BİNLER KATLİAMLA KARŞI KARŞIYA!'

Saldırılarda hiçbir insani değerin gözetilmediği vurgulanarak, çocuk, kadın, yaşlı demeden katliamların yapıldığı belirtildi ve şunlar kaydedildi:

"En vahşi saldırılarla Efrîn halkı öz yurdundan kopartılmak istenmektedir. Bugüne kadar hiçbir savaşta görülmemiş boyutta teknik kullanılmakta, atılan bombalarla coğrafyamız ve halkımızın evleri talan edilmektedir. Tıpkı Şengal’deki gibi Efrîn’de de Kürdün namusu ganimet olarak sunulmaktadır. Şu anda yüz binlerce insan katliamla yüz yüze durmaktadır. Bu saldırıların sorumluluğunu ve sözcülüğünü Erdoğan yapmaktadır. Her gün televizyonlarda şehvetli bir biçimde kaç Kürt evladının kanının döküldüğünü anlatmaktadır. Halkımızın yakılan köylerini, yıkılan evlerini, katledilen çocuklarını zafer nidalarıyla başarı öyküsüne dönüştürmektedir. Bu şehvetli yüzü daha önce ‘Kobanê düştü düşecek’ derken de görmüştük. Yine bu ruh haline Cizre, Sur, Nusaybin, Gever’de öz yönetim direnişlerinde kentlerimiz yerle bir edilirken, halkımız katliamlara uğratılırken tanık olmuştuk."

‘ERDOĞAN’A AMED’DE YER OLMADIĞI GÖSTERİLMELİ’

Kürdistan Halk İnisiyatifi, açıklamasının sonunda Amed halkına şu çağrıyı yaptı: “İşte bu Erdoğan böyle bir yüzle ayın 17’sinde Amed'imize gelmek istemektedir. Halkımız Erdoğan’ın katil ve kirli yüzünü görmekten, onunla aynı mekanda bulunup aynı havayı solumaktan imtina etmelidir. Erdoğan Amed’de yüzüne bakacak insan bulamamalı, boş cadde ve sokaklarla karşılaşmalıdır. Amed’de Erdoğan’a yer olmadığı gösterilmeli, geldiğine bin pişman olmalıdır. Tüm Amed halkımız o gün evinde kalarak, sokağa çıkmayarak, her alanda yaşamı durdurarak protesto etmelidir.”