Şırnak’ın Cizre ilçesinde, Özyönetim direnişleri döneminde ilan edilen sokağa çıkma yasakları sırasında yaralı halde tutuklanan Osman Beytur’un (21) ailesinin hukuk mücadelesi sürüyor. Sokağa çıkma yasakları esnasında yaralanan Beytur, gizli tanık iddiası ve "Yaralandığına göre çatışmalara dahil olmuş. O da terörist" denilerek 3 yıldır Şırnak T Tipi kapalı cezaevinde tutuluyor.

Cezaevi koşullarında yarası tam iyileşmeyen ve epilepsi hastalığı da başlayan Beytur, verilen tüm hukuk mücadelesine rağmen 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Avukatın karara itiraz etmesi üzerine, bir üst mahkeme cezayı az bularak bu kez müebbet hapis cezası verdi.

'TEK TİP KIYAFET DAYATMASI ŞİMDİ DE AİLELERE UYGULANIYOR'

Karara tepki gösteren anne Hatice Beytur (40), "Oğlum bir şey yapmadı. Hasta haliyle oralarda kalamaz" derken gözyaşlarına hakim olamadı. Cezaevlerinde baskıların daha da arttığına dikkat çeken anne Beytur, yaşadıkları sıkıntıları şu şekilde anlattı: "Oğlum çok bahsetmese de arkadaşları ve avukatlardan bilgi alıyoruz. Biz ailelere de mahkumiyetin başka bir boyutu yaşatılıyor. Tek tip kıyafet uygulaması sadece tutsaklar üzerinde değil biz ailelere de dayatılıyor.

Görüşe gideceğimiz zaman ne giyeceğimizi bilmiyoruz. En son görüşe gittiğimde benimle beraber eşini ziyarete gelen bir dostumuzun üzerindeki kıyafetleri zorla çıkarttırdılar. Saçımızdaki tel tokaya kadar alınıyor. Kimi zaman da keyfi bir şekilde saatlerce içeri alınmıyoruz. Önceden 1 saat olan görüş iznimizi 40 dakikaya indirdiler. Bunun ilk 10 dakikası gecikme ile son 10 dakikası ise, 'Hadi yeter! Artık toparlanın. Acele edin' gibi tacize maruz bırakılarak geçiyor."

TUTSAKLARA YÖNELİK BASKILAR DAHA DA ARTMIŞ DURUMDA

İçeride gardiyanların tutsaklara yönelik baskılarının da her geçen gün arttığını ifade eden Beytur, "Sayımlar için geldiklerinde tutukluların hazırolda kendilerini karşılamasını istiyorlar. Çocuklarımız da buna karşı duruyor. Bu yüzden de yemekten tutun da sağlık haklarına kadar birçok konuda mağdur ediliyorlar" dedi.

Oğlunun cezaevine girmeden önce sinir krizi ya da nöbet geçirmediğini vurgulayan anne Beytur, oğlunun cezaevinde epilepsi hastası olduğunu söyledi. Oğlu Osman’ın cezaevinde birçok kez dilini yutma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını kaydeden anne Beytur, "Oğlum orada arkadaşlarına emanettir.

Doktorlar ilaç verip yollamaktan başka bir şey yapmıyor. Oğlum, nöbetleri sıklaştığında revirin yetersiz kalması üzerine Şırnak Devlet Hastanesi'ne gitmek istediğini söylemiş. Ama her seferinde 'doktor yok' veya 'randevu alamıyoruz' bahaneleri ile hastaneye gönderilmiyor. Oğlum henüz çok genç. Bu yaşta bu hastalık zaten kendisini fazlası ile zorluyor. Oğlum atılan iftiralar yüzünden bu kadar ceza almasın. Buradan Adalet Bakanlığı'na da Sağlık Bakanlığı'na da sesleniyorum, oğlumu serbest bırakın" diye konuştu.