Onu tanıyan kim varsa, sıcak kişiliğine ve insanlarla nasıl çabucak kaynaştığına değinmeden geçemiyor. Hakkari’de doğup büyüyen Hejar Zagros 2001 yılında gerilla saflarına katıldıktan sonra Kandil, Xinerê gibi alanlarda mücadele yürütmüş. Bu yılları tamamen kuzeye dönük gelecek hedeflerine ulaşmanın sıçrama tahtaları olarak ele almış. Kendini bu hedefe adamış, tüm çabası buna ulaşmak için yetkinleşme doğrultusunda gelişmiş. 2003 yılında Dersim alanına doğru yola çıkması, 1 Haziran 2004 hamlesine katkı sunma konusunda hızla güven verdiğini göstermek bakımından önem taşıyor.

Yoldaşları ağız birliği etmişçesine, her biri kendi üsluplarıyla aynı noktalara değiniyorlar. 2006 yılında birlikte bir eyleme katıldıklarını söyleyen yoldaşı Akif Hilal, Hejar Zagros'u şu sözlerle anlattı: "Hejar arkadaş önde, silah elde ve emniyeti açık yürüyordu. Bizi sağlam şekilde noktaya ulaştırdı. Hejar arkadaş ne zaman yanımızda olsa güvenlik, duyarlılık noktasında rahat olurduk. Arazi hakimiyeti gelişkindi. Düşmanın tarz ve taktiğini iyi biliyor, değişiklikleri anı anına izleyip yorumluyordu. Güven veren bir yapısı vardı."

BEŞİRİ OVASINDA PUSUYA DÜŞÜRÜLÜYORLAR

Hejar Zagros’un gerilla saflarına gelişine ve sonrasına ilişkin önemli bilgiler veren Mazlum Siirt, şunları dile getirdi: "Önderliğin esaretinden sonra gerilla saflarına katılmaya çalışırken tutuklanıyor. Bırakıldıktan sonra 2001 yılında gerilla saflarına katıldı. Biz kuzey grupları için hazırlandığımız sırada 2001 yılında katılmış arkadaşların gruplara alınmayacağı söylenmişti ama Hejar arkadaş yaşamdaki duruşu sayesinde grupta kaldı. 2003 yılında yola çıktılar. Beşiri ovasında pusuya düşmüşlerdi. Orada 7 arkadaş şehit düşmüştü. Hejar arkadaş yaralanmıştı. Arkadaşlardan birkaç gün kopmuştu.

Mawa’ya kadar gelip arkadaşların yanında kalıyor. Yaralı olmasına rağmen yoluna devam ediyor ve böylece Dersim’e varıyor. Hejar arkadaş daha ön cephelere, Karadeniz, Koçgiri tarafına gitmeyi istiyordu. 2007 yılında Koçgiri’ye gitti. O zamanları orada çok fazla arkadaş yoktu. Arkadaşlar orada eylem yapıp Dersim’e geri geliyorlardı. Kış eğitimlerinde beraberdik. Teorisiyle pratiği bir olan bir arkadaştı. 2009 yılında o tekrardan Koçgiri’ye gitti ama artık dönmedi. 2012 yılına kadar da Koçgiri alanının yönetimindeydi."

YARALI YOLDAŞINI ALMAYA GİDERKEN ŞEHİT DÜŞTÜ

Sinan İmra'nın Hejar Zagros'a ilişkin sözleri ise şöyle: "Sivas’ın Zara ile Erzincan’ın İliç ilçeleri arasında Delidağ denen bir silsile bulunur. Geçtiğimiz yol hattında önümüze bu dağ sırası çıktığı için aşmak durumundaydık. Doğrultumuzu belirledik. Gidişte de o yol hattını kullanmıştık. Araziyi ben ve bir arkadaş tanıyorduk. Diğer arkadaşlar başka yollar kullanmışlardı gittikleri zaman. Burasını yeni görüyorlardı. Hejar arkadaş buna rağmen öncü oldu. Arkadaşlar, araziyi bilmediği halde öne geçmesine yönelik kızgınlıklarını dile getirmekteydiler. Ama Hejar arkadaş arazinin kendisine tarif edildiğini, yolu çıkarabileceğini söyleyerek önde yürüme konusundaki ısrarını sürdürdü. Gerçekten de yolu kaybetmedi. Böylece arazi konusundaki yeteneğini ve öncü olmaktaki çabasını gösterdi."

2012 yılında Koçgiri alanının komutanı olarak bir grubu Karadeniz alanına geçirmek isteyen Hejar Zagros, yoldaşlarıyla birlikte düşman güçlerinin konumlandığı bir alana girer. Burası Giresun, Sivas ve Gümüşhane’nin Şiran ilçeleri üçgeninde yer alan bir bölgedir. Çıkan çatışmada bir yoldaşları yaralanır. Hejar Zagros, yoldaşını almaya giderken başına gelen bir mermiyle şehit düşer.

HPG'NİN HEJAR ZAGROS'A İLİŞKİN AÇIKLAMASI

HPG Ana Karargâh Komutanlığı yaptığı yazılı açıklamada Hejar Zagros’un şehadet haberini bu özelliklerinin altını çizerek duyurmuş: "2 Temmuz günü saat 23.45 sularında Gümüşhane’ye bağlı Şiran ilçesi İncedere mıntıkasında operasyon düzenleyen işgalci TC ordusu askerleriyle gerillalarımız arasında bir çatışma yaşanmıştır. Çatışmada bir yoldaşımız şehit düşmüş, düşmanın ölü ve yaralı sayısı güçlerimizce tespit edilememiştir.

Yiğit savaşçıların mücadele arkadaşı olup Xinere’den Kandil’e, Kandil’den Dersim’e kadar uzanan uzun soluklu bir mücadele deneyimi yaşayan Hejar arkadaşımız edindiği derin tecrübeleriyle gerilla güçlerimiz içinde önemli başarıları sağlayan bir yoldaşımız olmuştur. Onun bulunduğu her ortam emekle yaratılan değerlere daha büyük emekleri katarak özgürlüğe bir adım daha yaklaşmak olmuştur. En zorlu koşullarda bile asla geri adam atmayarak hep en önde olmasını bilen Hejar arkadaşımız 2 Temmuz tarihinde düşmanla girdiği çatışmada özgürlük şehitlerimiz arasındaki yerini almıştır. Örnek duruşu, sıcakkanlı oluşu onu sevilen ve sayılan bir yoldaş yaparken, gösterdiği eğitici tutumlarıyla da her zaman mücadelemizin azmi, coşkusu ve kararlı yürüyüşümüzün andı olarak varlığını koruyacaktır."