Kuzey ve Doğu Suriye'deki üniversiteler ve akademileri tarafında ortak yükseköğretim kurumu oluşturmak için bugün Qamişlo'da düzenledikleri konferansın ilk günü Efrîn, Kobanê ve Rojava üniversitelerinin raporlarının okunmasıyla son buldu. Konferansın birinci gününde her üç üniversitenin raporlarının okunmasının ardından Süleymaniye Üniversitesi Öğretim Üyesi Hewza Emîn ve Oxford Üniversitesi’nden Ahmet Kara konferansa Skype üzerinden bağlanarak görüş ve önerilerini dile getirdi.

'BAŞÛR İLE ROJAVA ARASINDA ORTAK ÇALIŞMA ÖNERİSİ'

Süleymaniye Üniversitesi Öğretim Üyesi Hewza Emîn, Rojava'nın Kürdistan'ın dört parçası için büyük umut vadettiğini belirterek, Rojava ve Güney Kürdistan üniversiteleri arasında da karşılıklı dayanışmanın olması gerektiğini söyledi. Emîn, "Rojava üniversiteleri ile Başûr üniversiteleri ortak çalışmalar yürütebilir. Rojava üniversiteleri Başûr'dan, Başûr üniversiteleri ise Rojava'dan her yıl belli sayıda öğrenci alabilir. Aynı şekilde öğretim görevlileri de bu şekilde bir çalışma yapabilir. Bu üniversiteler arasında deneyim aktarımı olacak ve her iki taraf da bundan büyük yarar sağlayacaktır" dedi.

'BÜYÜK BİR CESARET VE HEYECAN VERİCİ'

Oxford Üniversitesi Öğretim üyesi Ahmet Kara ise Batı'da üniversitelerin ilk ortaya çıkışının devlet dışı aktörlerin öncülüğünde olduğunu ancak günümüzde kapitalizme ve sermayeye hizmet eder hale getirildiklerini belirtti. Kara, "Batının üniversiteler konusunda çok büyük bir deneyimi var. Her ne kadar günümüzde hizmet ettikleri yerler farklı da olsa büyük bir deneyimdir. Bizler Batı'da çalışan akademisyenler Rojava'da savaşın ortasında eğitime verilen bu önemi büyük bir heyecanla takip ediyoruz. Bunun çok büyük cesaret olduğunu vurgulamak gerekir. İleride o üniversitelerle birlikte çalışmayı sabırsızlıkla bekliyoruz" ifadelerinde bulundu.

'AMAÇ ÜNİVERSİTELERİN ÖZERKLİĞİ'

Konferansın amaçları hakkında ANF'ye konuşan Efrîn Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Welîd Bekir ise uzun zamandır yükseköğretimde bir ortaklaşmanın sağlanması için çalıştıklarını ve bu konferansla bunu gerçekleştirebileceklerini kaydetti. Üniversiteler ve akademiler için bir çatı yapının olmasının ihtiyaç olduğunu belirten Bekir, "Dünyanın birçok yerinde böyle kurumlar var. Ama bizler bu kurumu klasik kurumların dışında bir yapıda kurmak istiyoruz. Burada yükseköğretim sistemini kontrol altında tutma gibi bir anlayış yok, yükseköğretim sistemi için bir anayasa oluşuyor diyebiliriz" dedi.

"Her koşul altında üniversiteler özerk olacak ve bilimsel, demokratik ve çoğulcu eğitimin yerleri olacak" diyen Bekir, "Bu oluşturulacak sistemde demokratik bir işleyiş ve seçim sistemi olacak. Öğrenciler, akademisyenler, toplum ve ilgili paydaş kurumlar ortak bir çalışmanın sahibi olacaktır."

Efrîn Üniversitesi'nin şu anda işgal altında olduğuna da dikkat çeken Welîd Bekir, "Bilindiği üzere Efrîn Üniversitesi, Kuzey ve Doğu Suriye'nin ilk üniversitesiydi. Üniversitenin 8 bölümünde 500'ü aşkın öğrencimiz vardı. Ama şu anda öğrenci ve akademisyenlerimizin büyük kısmı Kobanê ve Rojava üniversitelerinde eğitimlerine devam ediyor. Efrîn'in özgürleşeceğini ve Efrîn Üniversitesi'nin de tekrar açılacağını belirtmek istiyoruz" diye konuştu.

Konferans yarın yükseköğretim taslak belgesi üzerindeki tartışmalar ve taslağın oylamaya sunulmasıyla devam edecek.