Tük devleti ve ona bağlı El Nusra, ÖSO ve DAİŞ çetelerinin işgalci saldırıları nedeniyle 16 Mart’ ta YPG ve Efrîn özerk yönetimi tarafından sivil katliamların önünü alabilmek için Efrîn halkının Şêrewa ve Şehba alanına çekilmesine kararı alınmıştı. Fakat her şeye rağmen evini ve yurdunu terk etmek istemeyen onlarca kişi, ölümü göze alarak Efrîn'de kalmıştı.

Türk devleti ve çeteleri Efrîn’e girdiklerinde ilk başta yaptıkları şey, halkın evlerini, dükkanlarını talan etmek olmuştu. Daha sonra evlerini terk etmek istemeyen insanların evlerini basmış, onlarca insanı kaçırmış, işkenceden geçirmişlerdi. Türk devleti, Efrîn merkez ve köylerde halka ait birçok ev ve iş yerine el koymuş, yada dozerlerle yıkmış, birçok köye de Guta'dan getirilen çeteleri yerleştirmişti.

İŞKENCE RUTİNİ!

ANF olarak birçok defa Efrîn'de Türk devleti ve çeteleri tarafından kaçırılan Efrînlilerin isimlerini ve sayılarını vermiştik. Hemen her gün Efrîn'de yaşanan bu durum artık rutin bir durum haline geldi.

Türk devleti ve çetelerinin işkencelerine ve saldırılarına karşı Efrîn'de yaşayan halkın bazıları kendi canına kıymaya kadar bile gidebiliyor.

HALK İNTİHARA KALKIŞIYOR

Yerel kaynaklardan aldığımız bilgilere göre, Efrîn'e bağlı Kurzelê köyünde 52 yaşında olan Zehra Hesen Topal adındaki kadının, çetelerin her akşam evine saldırıp işkence etmesine dayanamayıp bileklerini keserek intihara kalkıştığı öğrenildi. Ayrıca ismi öğrenilemeyen bir erkeğin de çetelerin işkence ve hakaretlerine dayanamayarak kendini köyün kuyusuna atarak intihar ettiği gelen bilgiler arasında. Silêman Hesen adındaki Efrînli ise Türk devletinin çeteleri tarafından kaçırılmış ve on gündür kendisinden haber alınamıyor.

Yine, Efrîn'de orman bekçisi olan, Ewni Hisên Hisên ve Ebil Hisên Hisên kardeşlerden sürekli çeteler tarafından haraç alındığı, verilmediği takdirde ölümle tehdit edildikleri belirtildi.