Ağaca can ve ses veriyor!

Yüz yıllardır umut, aşk, kavga, özlem, hasret türkülerini süsleyen bağlama halen en çok tercih edilen müzik aletleri arasında yer alırken, 20 yıllık bağlama ustası Ramazan Usta, mesleklerinin inceliklerini anlattı.

Halkları ortak bir müzikal kimlikte buluşturan ve Kürdistan müzik kültürünü tek başına yansıtan bağlamanın ortaya çıkışı binlerce yıl öncesine dayanmaktadır. Halk arasından saz olarak isimlendirilse de saz enstrümanın eş anlamalısıdır ve bütün çalgı aletlerine verilen ortak bir isimdir. İnsanlar, diğer bütün sanat dallarında yaptıkları gibi, duygularının diş vurulunda her zaman doğa iyi taklit etmiş ve doğadan beslenmiştir. Çeşitli kültürlerden insanlar sevgilerini, öfkelerini, coşkularını, hüzünlerini enstrümanlar yaparak müziğe dönüştürmüşlerdir. İnsanlık tarihi kadar eski olan enstrüman yapımı, hem sanata hem de sanat isteyen özel bir meslektir. Amed'ın Yenişehir ilçesinden 20 yıldır kendi atölyesinden ham haliyle gelen ağaçları bağlamaya dönüştüren Ramazan Usta'nın misafiri olduk ve Usta, 20 yılın hikayesini anlatı.

'BAĞLAMA YAPMAK SABIR İSTEYEN BİR SANATTIR'

Bağlam yapmanın el becerisi ve ince işçilik istediğini belirten Usta, kullanılan aletlerin tanınmasının, yine kullanılan ağacı bilmenin önemli olduğunu söyledi. Bağlama yapımını öğrenmek için dikkatlice izlemek ve işi öğreten ustanın bağlamının parçalarını nasıl bir araya getirdiğini kavramak gerektiğini kaydeden Usta, ilk etapta işin en zor yanı olan sap kısmındaki perdeyi yapmakla başladığını söyledi. Bağlama yapımının birkaç ayda öğrenilemeyeceğini söyleyen Usta,"Bu işi yapmak istiyorsan sabırlı olmak gerekiyor" dedi.

20 YILDIR BAĞLAMA ÜRETİYOR

1978 yılında Amed'de dünyaya geldiğini ve 20 yıldır kendi atölyesinden mesleği olarak saz ürettiklerini söyleyen Usta, sazların kendi el emeği ile yapıldığını dile getirdi. Atölyede ürettikleri sazın teknesine şekil verildikten sonra aşama aşama ince işçiliği titizlikle yaptığını belirten Usta, "Sazın teknesine şekil veriliyor. Sazın tüm parçaları hazırladıktan sonra birleştiriyoruz. Sap, kapak ve kafes dediğimiz kısımları takılıyor. İnceltilerek zımpara yapılıyor. Cilaya girdikten sonra tel ve perdelerini yaparak burgularını takıyorum. Teller takıldıktan sonra ise akort yapılıyor. Eğer istediğimiz gibiyse artık satış yerine gidiyor” dedi.

‘KÜRDİSTAN VE TÜRKİYE'NİN HER YERİNDEN TALEP VAR'

Sazın ham maddesi geldikten sonra uzun ve meşakkatli bir süreçten geçtiğini dile getiren Usta, atölyede kullanılan malzemelerin birçoğunun Kürdistan ve Türkiye ilerinden geldiğini söyleyerek şöyle devam etti.: "Bütün ağaçlarımız Kürdistan ve Türkiye ilerinden geliyor. Dut, ardıç, gül, maun, kelebek, pelesenk, vengi, karağaç ve kestane ağacı saz için en çok kullandığımız ağaç türü. Sahnede performansı çok iyidir. Bağlamaları genelde hocalar öğrencileri için talep ediyor ve bizden alıyor. Kürdistan'ın her yerinden talep var. Bide Türkiye ilerinden de talep var. "

'YÜZ YILLARDIR KÜRT HALKINI DİLE GETİRDİ'

Usta, şunları ekledi: "Her şeyde olduğu gibi bağlama yapımında da fabrikasyon yöntemine geçildiğinden ve bağlama ustalarını işsiz kaldığından yakındı. Fabrikalarda yapılan enstrümanların kaliteli müzik yapmak isteyen sanatçılar için doyurucu olmıyor. Bağlamanın yapımı kadar bağlamayı çalan ellerin de önemli. Bağlamanın sap kısmından teknesine her şeyinin doğru yapıldığında ağacın sese, sesin ise aşka, hasrete, özleme, umuda ve dirence dönüştürüyor. Kürt dengbejleri Kürdistan coğrafyasında yüz yıllar boyunca sesi ile Kürt halkının acılarını, özlemlerini, isteklerini, yaşadığı baskı, zulüm ve destanları duyurmuşlardır."

'MESLEKTE ARTIK ÇIRAK BİLE YETİŞEMİYOR'

Eskiden bağlama üreticiliği işi çok iyiydi ve şimdi ise iş yapamaz hale geldiklerini dile getiren Usta, şöyle noktaladı: "Bazı günlerde siftah yapamadığımız günler oluyor. Meslekte artık çırak bile yetişemiyor. Bir bağlamanın yapımı en az bir hafta en uzunu de bir ay sürüyor. Bağlama fiyatları 1000 liradan başlıyor kalitesine göre 5 bin liraya kadar çıkıyor. Bağlamanın yapıldığı ürüne göre yaşam süreleri değişiyor. Bu mesleği yapan çok nadir ustalar kaldı. Bu meslek artık kaybolmaya yüz tuttu. Şimdi artık sazlar hazır yapılıp satılıyor."